2 Amerika ve çuval krizi
2003'te Kuzey Irak'ta yaşanan çuval krizinin kilit ismi emekli Korg. Köksal Karabay'ın Habertürk Basın Kulübü'nde sarf ettiği sözler, üzerinde düşünülmeye değer. Askerimizin başına gelen çuval olayı, hepimizin kalbinde derin bir hoşnutsuzluk ve üzüntü yaratmıştı. Fakat soğukkanlı bakarsak, hadiseyi nasıl değerlendirebiliriz?
***
Emekli Korg. Karabay şöyle diyor: - 400'e yakın Amerikan askeri binaya yaklaşırken, bizim nöbetçi olayı görüyor. Türk tim komutanı binbaşı, gelenleri karşılamak için dışarı çıkıyor. Amerikalı komutana dostça elini uzatıyor. İşte o sırada, Amerikalılar binbaşının üzerine çullanıyorlar. O anda tim komutanımız, bizim 3 subay ve 8 astsubaydan oluşan timimize, ateş etmeyin, emrini vererek, inisiyatifi o şekilde kullanıyor. Ben olsam, ateş emri verirdim, biz hepimiz ölürdük belki ama hazırlıksız görünen 60-70 kadar Amerikalı'yı da öldürürdük.
***
Daha sonra Türk tim komutanı binbaşıyla konuşan Amerikalı general, gösterdiği soğukkanlılık ve dostluk karşısında, bizim subayımızı alnından öpmüş!..
***
Benim anladığım kadarıyla, olayda, Amerikan askeri grubuna komutanlık edenler, Türk askerlerine hiç ummadıkları bir şekilde kalleşlik etmişler. Bunu beklemeyen Türk tim komutanı dostluk göstermek için dışarıya bile çıkmış. O kalleşliğe uğradıktan sonra çatışmak bir sürü Amerikalı'yı öldürüp, Türk askerini de gereksiz yere ölüme sürüklemek bence yanlış olurdu. Türk tim komutanı binbaşının tek hatası, belki kalleşlik beklememek ve dostça dışarıya çıkmak olmuştur. Yoksa ateş emri vermemek değil. Dürüst her asker, böyle kritik zamanlarda bir diplomat gibi düşünebilmelidir. Olaydaki ayıp, kalleşlik yapan Amerikalılar'ın üzerinde leke olarak kalmıştır.
***
O yüzden başlıkta, 2 farklı Amerika var, dedim. Biri bu kalleşliği yapan Amerikalılar; öteki Amerika ise fizik, tıp ve kimya dallarında bütün Nobel'leri silip süpüren Amerikalılar!