İmaj sorunu mu, cemaat takıntısı mı?
Türkiye'nin dış dünyada yaşadığı imaj meselesine içeriden bakmaya devam edelim. Dün, imaj sorununun kendi iç meselelerimizden, problemlerimizi çözemeyişimizden kaynaklandığına dikkat çekmiş, düzelmesinin de yine içeriden olacağını ifade etmiştim. Mesela, ülkemizin geri kalmış ülkeler liginde yer alarak, insani değerleri artırması gereken konumda olmasının, ibret verici olduğu kadar, dışarıdan olumsuz bakışı da tetikleyen bir unsur olduğunu unutmamak gerekir. Ancak, Türkiye içinde bir cemaat gibi hareket ederek dış dünyada şirin görünmemiz için uğraşanların, Türkiye'nin yurtdışında güzel haberlerle yer alması yönünde verdikleri gayretlerin bir kısmını da içeriye yöneltmeleri kaçınılmaz. Eğer, Türkiye içindeki bu azınlık cemaat, bir şeyler yapmaya başlarsa görecektir ki, dışarıya verdiğimiz fotoğraf pek de iç açıcı değil. Türkiye'nin Avrupa ülkelerinde ele alınış şekli ve yapılan eleştirilerden duyulan rahatsızlığın benzerini komşularımız da bizimle yaşıyor. Suriye, İran, Azerbaycan, Özbekistan ve Türkmenistan gibi ülkeler de bizim medyada çıkan menfi haberlerden rahatsızlık duyuyorlar. Ben bizatihi bu eleştirilere birkaç defa muhatap oldum. Fakat, Roma'daki İtalyan-Türk Forumu'nda meslektaşlarımızın İtalyan gazetecilere yönelttikleri eleştirileri dinleyince, Türkiye'nin doğusundan ve komşularının bu denli şikayetlerinden ne denli haberdar olduklarını merak ettim. Özetle; dışarıya iyi fotoğraf vermek istiyorsak, önce objektiflerimizi kendi ellerimizle kendi ülkemize yöneltip, ortaya çıkan resme bakmamız gerekiyor.