'2009 tahminleri' başlıklı yazı dizimizde, küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisine ilişkin tahminlerimizi aktardık. 'Parayı nereye yatırmalı' başlıklı yeni yazı dizimizde ise ekonomik tahminlerimize dayalı olarak çeşitli piyasalarla ilgili beklentilerimizi ve yatırım önerilerimizi aktarmaya devam ediyoruz. Son 2 yazımızda altın, petrol, hisse senedi piyasaları ile dolar kuru hakkındaki görüşlerimizi aktardık. Bugün ise Hazine kağıtlarına bakacağız. Önce son 2 yazımızın sonuç bölümlerini aktaralım.
* Altın: Altının 8 yıl sonra ilk kez 2009 yılında (yazdığımız dönemde ons başına 870 dolar idi, şu an ons başına 840 dolar düzeylerinde) değer yitirmesini bekliyoruz. Dolayısıyla 2009 için altını kaybettirme ihtimali yüksek yatırım araçları arasında görmekteyiz. Ancak 2010 yeniden altın fiyatlarının prim yapacağı bir yıl olmaya aday.
* Petrol: Petrol fiyatları varil başına 35 dolar düzeylerinden işlem görüyor. Yılın ilk çeyreği içinde petrol fiyatlarının 25 dolar düzeylerine kadar gerilemesi olasılığı yüksek. Ancak petrolün yılı 50-60 dolar düzeylerinde kapatacağını öngörüyoruz. Petrol fiyatlarındaki yükselişten yararlanmak isteyen yatırımcılar, petrolün 25 dolar düzeylerine kadar gerilemesi halinde petrol kontratı satın alabilirler.
* Hisse senedi: Zamanlamayı doğru yapmak koşuluyla bu yıl, hisse senedi fiyatlarının yükseleceği bir yıl olmaya aday. Hisse senedi fiyatlarındaki düşüşlerin bir süre daha devam etmesini bekliyoruz. Dolayısıyla hisse yatırımı düşünen yatırımcılar bir süre daha bekleyebilirler. Bahar ayları ile birlikte hisse senedi fiyatlarında yıllara yayılmış ılımlı bir yükseliş trendinin başlayacağını düşünüyoruz. Hisse alımı için Dow Jones endeksinde 7.200-7.500 aralığının, İMKB'de ise 21.000- 22.000 aralığının uygun düzeyler olduğunu tahmin ediyoruz.
* Dolar kuru: IMF anlaşması olması halinde önümüzdeki 6 ay boyunca kurun 1.46- 1.65, IMF anlaşması olmaması halinde 1.55- 1.75 aralığında dalgalanmasını bekliyoruz. Dolardan TL'ye dönmek isteyen yatırımcılar IMF anlaşması olması halinde 1.65 ve üzerinden, olmaması halinde ise 1.75'li düzeylerden TL'ye geçebilirler.
* Hazine kağıtları: Geçen Ekim'in sonlarında yüzde 24.4 düzeylerine kadar yükselen Hazine faizleri, son 3 ay içinde dramatik bir şekilde yüzde 15'e kadar geriledi. Hazine faizlerinin düşmesinde, bir başka ifadeyle Hazine bonolarının bu denli prim yapmasında Merkez Bankası'nın faiz indirimlerinin yanı sıra düşen enflasyon ve yerli bankaların mevduatları kredileştirmek yerine Hazine kağıtlarına yönlendirmesi de etkili oldu. Merkez Bankası'nın faiz oranlarını 1.5 puan daha indirmesi olasılığı yüksek. Bu da Hazine faizlerinin yüzde 13.5 düzeylerine kadar gerilemesini, yani Hazine bonolarının bir miktar daha prim yapmasını sağlayabilir. Elinde Hazine bonosu olan ve uzun vadeli tutmayı düşünmeyen yatırımcılar, Hazine faizlerinin 13.5-14 düzeylerine gerilemesi durumunda satış düşünebilirler. Elinde Hazine kağıdı olmayanlara ise Hazine kağıtlarındaki yükselişin önemli bir bölümünü kaçırdıkları için beklemelerini tavsiye ediyoruz. Devam edeceğiz...