Birkaç gündür telefonlarım hiç susmuyor. Çek yasası, sicil affı ve kredi kartı ile ilgili çalışmalar Türkiye'yi heyecanlandırdı. Bizler ilk gelen bilgiler ve yetkili bakanların açıklamalarıyla sizleri bilgilendirdik. Şimdi konular TBMM'de komisyonlarda. Biliyorsunuz, komisyonlarda tasarılar enine boyuna inceleniyor ve gerekirse değiştiriliyor. Çek yüzünden binlerce insan cezaevlerinde. Karşılıksız çekte adli para cezasının dışında suç tekrar edilirse 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası veriliyor. Şimdi bu insanlar dışarı çıkıp çalışmak ve borçlarını ödemek istiyor.
'Hiç ödemez' korkusu Bir kesim ise karşılıksız çıkan çekler yüzünden perişan. Alacaklarını toparlayamamışlar. İşyerleri kapanmış, iflasa sürüklenmişler. Onlar ise hapis cezasının kalkmasının bu tür suçları artıracağını düşünüyor. 'Hapis varken ödemeyen, şimdi hiç ödemez' diyorlar. Yeni yasa çalışmasında alacaklının da hakkının korunmasını bekliyorlar. Sicil affı ile ilgili yasa çıkmak üzere. Haliyle hep söylüyoruz. Merkez Bankası'nın silmesi yetmiyor. Özel bankaların da listelerini yok etmesi gerek ama, bu mümkün olmuyor. Burada özel bankaların biraz risk alıp en azından iyi niyetli müşteriyi ayırması gerekiyor. Kamu bankalarının ise Merkez'in sileceği listedekilere kapılarını açması şart. Yoksa sorun çözülmüş olmayacak.
Anlaşma olmalı Kredi kartı ise daha muğlak. Biz haberlerimizde yansıttık. Eğer bu konuda bir barış olursa, milyarlarca lira ekonomiye geri kazandırılacak. Ödenmeyen borçlar ödenecek. Bankaların çekincesi 'yasa olsa da kimse ödemez' şeklinde. Bankalar, bazı avukatların uzlaşmaz tutumlarını ve 'Ben alacağım pirime bakarım' anlayışlarını bir kenara bırakıp, ödeme niyeti olan müşterisiyle makul ölçülerde anlaşmalı. Yoksa bu faizlerle borç birikecek, banka da parasını alamayacak. Meclis'i zorlu bir dönem bekliyor. Bir yanda bankalar, bir yanda vatandaş. Öbür yanda ise ekonominin gerçekleri. Umarız herkesi memnun edecek bir sonuç çıkacaktır. Yasalar şekillendikçe sizi bilgilendireceğiz.