Nazım Hikmet'in Türk vatandaşlığına iade kararı gösteriyor ki...
Her şeyin galibi zaman...
Sol partilerin yapamadığını, sağ partilerin yaptığı zaman...
O yüzden bu gecikmiş itibar iadesinin gururu AKP'ye aittir...
Utancı, cümle sol partilere...


Ama bir gerçek var...
İade edilmekte gecikilmiş vatandaşlıklar kadar, ceza görmemiş katliamlar cennetiyiz.
Solcu liderlerin göz yumduğu, sağcı liderlerin kol kanat gerdiği katliamlar...


Maraş katliamında, Bülent Ecevit, dağlara taşlara adı yazılacak kadar görkemli bir liderdi. O yıllarda sadece konuştu...
Önceki akşam bir televizyon kanalında, Maraş katliamının yaralı yakınlarından, o günlerin isyanını izledim.
"24 saatte Kıbrıs'a giren bir ülke, kendi topraklarındaki vahşete 3 gün müdahale etmedi" diyordu bir vatandaş.
Bir başkası, "Maraş katliamını yapanlar, şimdi devletin içinde ve bazıları işadamı..."
Bunun utancı da sağ partilerin olsun...
Katillerle barışık yaşamayı seçen düzeni temsil ettikleri için...


Sivas'ta insanlar diri diri yakılırken, Erdal İnönü sol kanadın tmsilcisiydi.
Katliamı seyretti, gücünü inkar etti.
Bu utanç SHP diye bir partinin üzerine yapıştı ve Erdal İnönü'nün apoleti oldu.
İnsanlar yakılırken alkış tutanlar Meclis'e bile girdiler ya...
Bu utanç da yine sağ partilerin oldu.


Partiler, yaptıkları kadar yapamadıklarından da sorumludur.
Suskunluğun ihtişamı olmaz.
Korkaklığın da...


Nazım Hikmet'in vatandaşlığa iadesi, AKP iktidarının gurur belgesidir.
Sol partilerin utancı...
Söylemleriyle, eylemleri arasında sıkışıp kalan solcuların bu ülkedeki resmi bellidir.
İktidar sırnaşıklığ...
Amerikan soytarılığı...


Oysa, sirkte çalışanların bile, gerektiğinde kafasını aslanın ağzına sokacak cesareti olmalıdır.