
Suriye gizli servisi Muhabarat sabıkalı bir kurum. On yıllardır başta Beyrut olmak üzere, yapıp ettikleriyle efsane bir teşkilat onlar. Ancak çok da hoş bir efsanelik değil bu. Anlatırsam son zamanlarda gelişen dostluğumuza(!) zarar verebilirim. Sorumluluğuma müdrik bir gazeteciyim diye konuyu kesiyorum. Lakin Muhabarat'ın sokak aralarına sızan namı beni de etkiledi orada.
SORGU SUAL CEHENNEMİ Bir internet kafe bulup yazımı geçeyim dedim pişman oldum. Önce pasaport sordular...
- Pasaportunuzu verin...
- Niye otel mi burası yahu? - Pasaport yoksa yazışma da yok...
- İyi al bakalım... Sonra dakikalarca kontrol, didikleme, anan adı baban adı, ne geldin, ne zaman gidecen falan filan. Her taksi şoförü acuk Muhabaratmış dedilerdi inanmamıştım. Şimdi yüzümüze dik dik bakan şoförleri görünce inanasım tuttu. İlhan'ın taşıdığı kamera onları daha da ajite ediyor. Peşimize düşen düşene.
ÇARŞILAR Çarşı-pazarda vatandaşlara rastlıyoruz. İncik boncuğa amma para basıyorlar şaşırdım. Trafik bizim İstanbul'un 70'lerdeki hali gibi. Lambalar çalışmıyor, polisler beceriksiz, levhalar yamuk yumuk ve Arapça harflerle bezeli. Türk olduğumu öğrenen bağırıyor arkamdan. "
Heey Osmanliiii!"