Gazetelerde görünce şaşırdım. "Valinin kara çarşaflı eşinin fotoğrafları" diye bir takım resimler basmışlar. Akılları sıra bazı çevrelere hedef gösterecekler valiyi. "Bakın devletin valisi karısını kara çarşafla gezdiriyor" diyecekler. Bel altı vuruşların neredeyse rutinleştiği, normalleştiği şu günlerde sıra buna da geldi demek ki. Oysa nasıl da normal bir olay var ortada. Suriye gezisi sırasında tarihi ve dini bir mekana girerken giyilmesi zorunlu olan bir kıyafeti herkes gibi valinin eşi Ayla Hanım da giymiş, o sırada çekilen fotoğraflar el altından servis edilmiş.
BENKEFİLİM Sözümün ne kıymeti harbiyesi var bilmem ama Şanlıurfa Valisi'ne kefilim. Hani adam bankadan kredi alacak, evine eşya filan kotaracak da öylesine bir kefalet değil benim ki. Vali Bey'in çağdaş, aydınlık, düzgün, dürüst, mert bir adam olduğuna kefilim. Daha önce görev yaptığı illerden de bilir tanır sever sayarım Yusuf Yavaşcan'ı. Halkla nasıl iç içe nasıl yumuşak tabanda, hoş sohbet, maiyetiyle nasıl tatlı sert ama nitelikli bir çalışma temposu tutturur bilirim. Eşi Ayla Hanım'a gelince. Kendisyle bir çok kez karşılaştım ve çok taktir ettim. Çünkü Ağrı'da, Diyadin'de, Doğubeyazıt'ta, Suruç'ta, Halfeti'de, Birecik'te etkinliklerde izledim onu. Son derece modern, güleç yüzlü, akıllı, çalışkan ve inançlı bir insandı gördüğüm. Özellikle de kızların okullara gönderilmesi, sokak çocuklarının rehabilitasyonu, kitap okutma kampanyaları, toplu sünnet ve nikah organizasyonları, çevreorman faaliyetlerinde hep en önde hep düzenleyici ve takipçi bir insan olarak tanıdım onu.
BAĞCIDÖVMEKMİ? Burada yapılmak istenen 1 taşla 2 kuş vurmak. Hem valiyi zora düşürecekler hem de onun üzerinden Şanlıurfa'yı sarsacaklar. Niye? Çünkü Urfa kendi yağıyla kavrulan, eğitimde, turizmde, sanayide, tarımda giderek büyüyen, asayişin, sosyal yaşamın, kültürün büyük merhaleler katettiği bir il. Hatırlayın daha 2 hafta önce Şanlıurfa Belediye Başkanı Dr. Fakıbaba feryat ediyordu: "Urfa'yı gergin, kavga dövüş içinde göstermeyin. Burası huzurlu, mutlu bir kenttir, gelin görün" diyordu. En ufak bir adli olayı abartarak sayfalara, bültenlere taşıyan bazı medya kuruluşlarına sitem edip gerçek Urfa'nın bilinmesi gerektiğini savunuyordu başkan. Defalarca gidip gördüm izledim, araştırdım ve yüreğim rahat söylüyorum: Şanlıurfa'ya dokunmayın, Valiye, belediye başkanına, diğer yöneticilere 3 kuruşluk şahsi veya politik çıkarınız için faullü darbeler atmaya kalkmayın.