Türkiye yeni bir terörizmle mücadele stratejisi geliştiriyor. Bölücü terör örgütü PKK, hem içerde hem de dışarıda tecrit ediliyor. "Şimdi önemli hedef, PKK'nın Kuzey Irak dayanağını kaybettirmek." MGK'nın 24 Nisan 2008 günü yaptığı, tarihi açıklama ve alınan kararlar, bu yeni stratejiyi anlatıyordu. MGK'ca "Irak'taki tüm oluşumlarla görüşülsün" demek, Kuzey Irak yönetimi ile görüşülsün demekti. Aslında Kuzey Irak'ın Kürt yönetimi ile görüşmeler vardı, fakat bunun artık resmi olarak da yapılabileceğinin açıklanması yeni bir sürece girildiğinin en önemli kanıtı. Daha önce devlet kendi içinde Kuzey Irak'ı tartışmaya açmış, PKK ile Kuzey Irak'taki yerel yönetimi birbirinden ayırmaya başlamıştı. MİT müsteşarı kurum tarihinde ilk kez bir basın açıklaması yaparak "pro-aktif" politika izlenmesi gerektiğini belirtmişti. 24 Nisan 2008 sonrasında, Kuzey Irak AK Parti hükümetinin gündeminden düşmüş, yerini kapatma davasına bırakmıştı. Türkiye uluslararası dinamiklerin hızla değiştiği bir dönemde yeniden iç kavgalarına dönmüş, siyasi belirsizlik havası Ankara'nın omuzlarına çökmüştü.
SALDIRILARIN KODLARI Aktütün saldırısının kodları çözüldü. PKK'yı yuvasında tecrit etmek. Bunun için, Kuzey Irak Kürt yönetimi ile işbirliği tekrar gündeme geldi. Yeni siyasetin anlamı federal sistemin tanınması olabilir mi? Niçin Türkiye şimdi bu adımı atıyor; değişen ne? Bağdat'ta resmi görüşme oldu. Bu görüşme iki soruya cevap veriyor. Bağdat'a giden Türkiye'nin Irak Özel Temsilcisi Murat Özçelik başkanlığındaki Türk heyeti, Irak'ın başkentinde Mesut Barzani ile görüşüyor. Barzani ile yapılan bu ilk resmi temasın tüm isteklere rağmen Erbil'de değil Bağdat'ta gerçekleşmesinin Ankara'nın Barzani'ye verdiği bir mesaj olarak değerlendiriliyor. Türkiye bu adımıyla bundan sonra da Barzani ile nasıl iletişim kuracağı ile ilgili fikir veriyor. Barzani ile temas Bağdat üzerinden yapılacak. Böylece Erbil'in Bağdat'tan bağımsız bir diplomatik hüviyet kazanması engellenmiş olacak. Ortadoğu'da artık dengeler değişti ve orada bir ABD gerçeği var. ABD'nin Türkiye'den, Türkiye'nin ABD'den bağımsız politikalar geliştirmesi artık mümkün değil. Her şey o kadar birbiriyle iç içe ki mesela bugün Irak'la ilgili attığımız adımın arkasında Türkiye'nin İran politikası da yatıyor. Çünkü Irak'ın geleceği belirsiz ve İran giderek Irak'ta güçleniyor. Demek ki ne yapmak lazım? İran'ı dengelemek için Türkiye'nin Irak'ta güçlenmesi lazım. Bunların hepsi denge politikası.