Başbakan Tayyip Erdoğan, "Suçlu aramanın ötesinde çözüm gayreti içindeyiz. İnanıyoruz ki güvenlik güçlerimiz samimi olarak ellerinden gelen gayreti göstermişlerdir. Faturası şüphesiz ağır olmuştur. Buna katlanmak da zordur. Ama bir gerçeği unutmayalım; eksiklikler olabilir. Bizden istenen bir şey yerine gelmiştir." Erdoğan'ın dile getirmiş olduğu "suçlu değil çözüm arama" yaklaşımı siyasi derinliği olan bir davranıştır. Başbakan ve hükümetin onlardan da hareketle devletin ilgili kurumlarının ve nihayet genel olarak tüm toplumun çözüme yoğunlaşması, bunu araması, bunu tartışması gündemde. Bu açıdan gerek hükümetin, gerekse her vesileyle dile getirdikleri "demokrasiden taviz vermeden terörle mücadele" perspektifi Türkiye'yi bir araya getirmede işe yarayabilir.
AK PARTİ GÜÇLENİYOR Aktütün saldırısı, PKK'nın yerel seçimlere doğru terör faaliyetlerini iyice tırmandıracağının aleni ilanıydı. Diyarbakır'da yaşananlar, terörün, kırsal-kentsel alan polis-asker ayrımı gözetmeden bu stratejiyi elinden geldiğince hayata geçireceğini kanıtladı. 29 Mart, yerel seçimlerine giderken, bölgede AK Parti'nin, güçlenme süreci var 2009 yerel seçimleri çok önemli. Belediyeleri alma konusunda AK Parti çok çalışıyor, özellikle Diyarbakır üzerinde. Devlet bölgeye çok iyi yöneticiler göndermeye başladı. Başbakan ekonomik yatırımlara önem veriyor. Genelkurmay askeri önlemlerin yanı sıra kapsayıcı bir bakış açısı sergiliyor. Özel sektör bölgeye büyük ölçekli yatırımlar gerçekleştiriyor. Bürokratlar devletin, sıcak ve sevgi dolu yüreklerini temsil ediyorlar. Gelişmelere pragmatik bakılırsa, PKK'ya karşı mücadele sürerken, eve dönüş konuşuluyor, yoksulluğa karşı mücadele sürüyor. Etnik milliyetçilik temelinde mücadele edenlere karşı, pragmatik, İslami tonu olan, sosyal adalet temelinde hareket eden başka bir aktörün giderek güçlenmesi söz konusu bölgede. Bölgede, tek aktör DTP değil artık, AK Parti'de, sivil toplum da bölgede aktör oldu. Artık bölgenin sorunlarıyla ilgilenen sivil toplum örgütleri var.
DEVLET HALKA ULAŞIYOR "AK Parti'nin, başta Diyarbakır olmak üzere seçimleri kazanması, sivil toplum ve yerel kalkınma eliyle kalkınmaya giden taşları yollara döşeyecek" görüşü ağırlık kazanıyor. Bu gelişme, PKK'ya karşı mücadelenin başarılı olmasını da sağlayacaktır. 2007 seçimlerinde, DTP oy kaybetti, Burada esas önemli olan DTP'nin dışındaki bir partiye (AK Parti) bölge insanının oy vermesidir. Bunu etnik mücadelenin olduğu başka ülkelerde görmüyoruz. Seçim sonuçları şunu ortaya çıkardı: "Türkiye'den kopmadan, refah içinde yaşamak"... Bölge insanı vatandaş, 2007 genel seçimlerinde diyor ki "Benim reel sorunlarım var, yoksulluk, eğitim, şiddet, hukuksuzluk gibi, bu sorunlarımı çözün.'' 22 Temmuz seçimlerinde bölge insanının oy verme eğilimiyle, diğer bölgelerdeki insanların oy verme eğilimleri arasında büyük bir fark yok. Refah talebi her yerde.