Irak sınırına 4, İran sınırına da 40 kilometre uzaklıktaki çok stratejik bir bölgede bulunan Aktütün Karakolu'na bölücü terörün hain çeteleri yine saldırdı. Milletimiz, 15 şehit daha verdi. Nur içinde yatsınlar. Aktütün Jandarma Sınır Karakolu daha önce de 4 kez PKK'lı terörsitlerin saldırısına uğradı. Son olarak dün hain bir saldırının gerçekleştiği Aktütün Karakolu'nda bugüne kadar verilen şehit sayısı 43 oldu. Şehit olan Mehmetçiklerimize, Allah'tan rahmet, silah arkadaşlarına ve onların değerli ailelerine ve yüce milletimize başsağlığı, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.
AĞIR SİLAH ATIŞLARI... Genelkurmay Başkanlığı açıklamasında dikkati çeken unsurlar var. "Öğleden sonraki saatlerde bölücü terör örgütü tarafından Irak'ın kuzeyinde bulunan ağır silahlarının da desteği ile saldırı girişiminde bulunulmuştur. Çatışmalar, akşam karanlığına kadar devam etmiştir. Zayiatın büyük kısmı, Irak'ın kuzeyinden yapılan ağır silah atışları nedeniyle meydana gelmiştir." 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ümit Bozdağ, özellikle bu saldırıda kullanılan ağır silahların sınıra kadar nasıl geldiğini sorguluyor. Bozdağ'ın, Barzani'yi işaret eden açıklaması üzerinde önemle durmak gerekiyor. Hainler ne zaman saldırdı? Teröristler nasıl olur da gündüz gözüyle koca bölüğe saldırabildi. Sınırda yer alan karakolun güvenliğinin sağlanamamasının nedeni üzerinde duruluyor. Saldırının Türk Silahlı Kuvvetleri'ne sınır ötesi hareket izni verilen teskerenin öncesine gelmesi ise dikkat çekti.
UZUN SOLUKLU MÜCADELE Başbakan Erdoğan, Türkiye'ye geri döndü. Erdoğan'ın Türkmenistan'da yaptığı vurgulama önemli: "Ülkemizden terörle ilgili olarak geçen Mayıs'ta yaşadığımız bir olayı aynı bölgede yine yaşadık. 15 şehidimiz var. Haberi Genelkurmay Başkanımızdan aldım. Türkiye'ye dönüp bu konu üzerindeki çalışmalarımızı gözden geçireceğiz. Terörle mücadele, uzun süreli bir mücadele, belirli bir süreci, süresi yok. Nereden, ne zaman, nasıl, kimi, nasıl vuracağı belli olmayan bir fenomen. Bu konu üzerindeki bütün hassasiyeti güvenlik güçlerimizin gösterdiği gibi siyasi olarak aynı şekilde bir kararlılığın içerisinde olmamıza rağmen ne yazık ki bu tür tablolarla karşı karşıya kalıyoruz. Mücadelemiz aynı kararlılıkla artarak devam edecektir. Bunun farklı yöntemleri neler olacaktır, bunları görüşüyoruz. Terörle Mücadele Yüksek Kurulu toplanacaktır."