Patlamış... Geçen Pazartesi hizmete giren Avcılar- Zincirlikuyu Metrobüs hattında yolcu talebi patlamış hey heeey! Duydum ki; daha taptaze ilk gün içinde yolcu sayısında yüzde 75 artma olmuş. Bir kısım vatandaş böylesi daha ucuz, güvenli ve tez diyerek özel otomobilini ev kapısında bırakıp metrobüsle gitti geldi yapmış işine.

BİR İYİ BİR KÖTÜ
Bu metrobüs projesine evlat" gözüyle bakan Başkan Kadir Topbaş'a hemen iletmişler durumu. Demişler ki:
- Sayın başkan size bir iyi bir kötü haberimiz var. Önce hangisini söyleyelim? (Başkan düşünmüş demiş ki):
- İyisini söyleyin önce...
- Metrobüste fevkalade başarı kazandık. Tıklım tıklımız... (Sevinmiş ama aklı kötü haberde ya yutkunup sormuş...)
- Kötü haber ne peki?
- Fena halde sıkışıklık yaşanıyor. Metrobüsler adam almıyor. Yakında Hindistan treni gibi gidersek şaşırmayın lütfen...
- Öyle miii? Kaç kişi kaç saatte taşındı ki?
- Dün (Pazartesi) saat 24.00 itibari ile 398 bin yolcu taşındı başkanım. Bu kadarını beklemiyorduk doğrusu. Topbaş pratik adam ya hemen bulmuş çareyi...
- Çocuklar alemsiniz valla. Yahu neresi kötü bu haberin?
İftihar edin siz projemizle. Panik yok. Tez zamanda çoğaltırız araçları. Bu süre içine otobüslerden takviye yapın.

CANIM DEYSİN
Hemen yerine getirilmiş bu talimat. Dün sabah (Salı) itibariyle 20 otobüs sokulmuş hatta. Pazar'a kadar 20 tane daha eklenip 190 otobüslük bir filo oluşturulacakmış. Bütün bunları duyunca canım serinledi.
Şükür ki olup biten kavgagürültü- çekişme-didişmeler arasında iyi bir şeyler de zuhur ediyor. Sessiz sedasız, reklamsıziddiasız hallerde kıyak mevzular hallediyor belediye taifesi. İçimden ve dışımdan "Aferin onlara" çekiyor, tüm İstanbullular'dan bu marifetlerine iltifat istiyorum.

BANA NE KARDEŞİM
"Bana ne, ben metrobüs kullanmıyorum ki. Niye alkış tutayım?" diyen hemşerilerime de hatırlatıyorum. Siz kullanmıyorsunuz beklim ama seyri sefer ettiğiniz güzergahlardan yüzlerce araç, on binlerce yaya çekilip, meydan boşaltıyor bu sayede.
Yakmadığınız her mililitre yakıtla, yollarda tüketmediğiniz her bir saniyenin ardında işte bu formülün büyük payı var. Her Allahın günü Mecidiyeköy, Taksim, Zincirlikuyu gibi "damar hastalıklı" güzergahta fazladan 600 bin kişinin ortalıkta salınmaması ne demek bir düşünsenize yafu.