Amerika'nın adı yıllar önce yüreklerde mühürlenmiştir. "Müttefikimiz!" Kasten cahil bırakılan, bir torba kömür karşılığı oyunu satan toplumlar, Amerikan politikasının eseridir. Bizim ülkemizde seçim meydanlarında "Allah'ın dediği olur." Seçimlerde ve seçimlerden sonra "Amerika'nın dediği."
***
Kafkasya'da sınırlar değişirken, Amerika'nın ahlaklı yargıç tavrına gülümsüyorum. Buna karşılık Rusya'nın dik kafalı tavrını, oldum olası sevmişimdir.
Arkasına Avrupalı fedailerini alan Amerika'ya karşı, meydan okuma gücünü. Ama biliyorum ki...
Onlar da kardeştir.
***
Amerika'nın olduğu yerde, bizler hiçbir zaman var olamadık. En kritik zamanlarda, kendi büyüklüğünü fesheden bir ülke olmaktan kurtulamadık. Amerika'nın dümen suyunda yürümek, en kolay çıkış yolumuz oldu yıllarca. "Karadeniz'deki gemiler 21 gün içinde çekilmediği taktirde, ilk sorumluluk Türkiye'nin olacaktır!" diyen Rusya Genelkurmay Başkanı'nın açıklamasında, bizim nerede durduğumuz apaçık ortadadır zaten.
***
Bugün Rusya'nın güvenliğine tehdit oluşturan silahlar, bizim denizlerimizde peydahlanıyorsa...
Yarın bizim güvenliğimize tehdit oluşturan silahlar da, Rusya topraklarında peydahlanacaktır. Dünü hatırlatmakta, Amerika ve Rusya'nın üzerine yoktur.
***
Hepimiz biliyoruz ki, büyük devletler istediği zaman, dünya yeniden kurulur. Haritalar anında değişir! Hele ki, toplum bütünlüğü olmayan topraklarda. Bizim insanlarımız, yok yere birbirine düşman edilmedi. Avrupa ülkelerindeki Türkiye haritasıyla, bizim coğrafya kitaplarımızdaki Türkiye haritasının farklı olması da sebepsiz değil.
***
"Biz görmedik, sen görürsün" konulu şarkılarımız vardı bizim. Çocuklarımıza aydınlık bir Türkiye vaat eden şarkılarımız. Bu dünya düzeni, bizim görmediklerimizi çocuklarımıza gösterecek. Dünyanın kaç bucak olduğunu, haritaların nasıl değiştiğini...
Suyumuzu kaynatanları... Hepsini gösterecek. Amerika'nın yeni başkanının yardımcısı, bir yıl önce meseleyi açıklamıştı.
***
O yüzden gözümüz arkada...
Yaşarken de...
Ölürken de...