Bazen düşünüyorum da...
Zamanında yaşanması gerekenleri geç yaşadığımız için mi böylesine bir kargaşa içindeyiz?
En yürekli mevsimde başkaldırırken, başları vurulan bir neslin çocukları olduğumuz için mi böylesine içine kapanık geçiyor günlerimiz?
***
Düşünüyorum da...
Her şeyi ve herkesi yargılamayı alışkanlık edindiğimiz için midir ki yargıya tahammül gösteremeyen bir saygısızlık içindeyiz?
Kişiliğin, kişiliksizlik olmasının sebebi, 1980 sonrasında ezilen ve özendirilen bir toplumun, kendisini aramak istemeyişi değil midir?
***
Düşünüyorum da...
Hazırlıksız yakalandığımız için mi bırakın ülkemizi, kendimizi bile koruyamayacak hale düştük?
Gazetelerin politik yalanlarını, bizleri aptal yerine koyacak kadar ileri götürmesinin sebebi, onların spor ve magazin sayfalarındaki yalanlarına suskun kalmamız olamaz mı?
***
Düşünüyorum da...
"Yıldırımlar yaratan bir ırkın ahfadıyız" marşlarıyla, tribünlerdeki marşların yer değiştirdiğini göremediğimiz için mi yenildiğimizi kabul etmiyoruz?
Bu ülkede ne yazık ki bir tane Sadri Alışık, ama binlerce Mehmet Ali Erbil ve Gülben Ergen olduğunu görmemiz gerektiğini niye inkar ediyoruz?
***
Düşünüyorum da...
Kazananı tebrik etmeyi bilmeyen bir toplum olduğumuz için mi sürekli olarak birbirimizi tahrik ediyoruz?
Yapmamız gerekeni, hep başkalarından beklediğimiz için mi "Bu memlekete bir şey olmaz" deyip yan gelip yatıyoruz?
***
Bu memlekete çok şey oldu!
Birbirine sevgisini ve saygısını yitiren toplumları ne bekliyorsa...
Şimdi onu bekliyoruz.