İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için sevmekten korkuyor. Sevilmekten korkuyor, kendisini sevilmeye layık görmediği için. Düşünmekten korkuyor, sorumluluk getirdiği için. Konuşmaktan korkuyor, eleştirilmekten korktuğu için. Duygularını ifade etmekten korkuyor reddedilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor, gençliğinin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor,dünyaya iyi bir şey vermediği için. Ve ölmekten korkuyor, aslında yaşamayı bilmediği için. W.Shakespeare
Korkularla ilgili en güzel anlatımlardan birini sizlerle paylaşmak istedim. Korkularımız olmazsa hastalıkların da azalıp yok olacağına inananlardanım. Tabii ki cerrahi müdehaleler haricinde. Bir de korkunun farklı bir yüzü vardır ki; o yüzünü görmekten, okumaktan, yaşamaktan zevk alanlar da epey çoktur aslında. Korku filmleri, korku kitapları, lunaparklardaki korku tünelleri vesaire. Birçoğumuz bu türden hoşlanmasak da merak da vardır ufak ufak. Korku hikayelerini, yaşanan gerçek olayları dinlemekten de kendimizi alamayız. Şeytan, vampir, kurt adam, hayaletler, 13. cumalar, sapıklar, daha bir dolu sıfatlar, hikayeler, anılar yaşanmış yaşanmamış hayal ürünü korku olayları size ister inanın ister inanmayın bugünkü bu köşe korku hikayesi seven okurlarım için olsun. İşte İngiltere'de okuyan iki Türk kızının korkunç hikayesi: İngiltere'de okuyan iki Türk kızı yurtta aynı odada kalıyormuş. Bir gece kızlardan biri arkadaşının evine ders çalışmaya gidecekmiş. Diğer kızla vedalaşıp çıkmış ama daha yurttan 100 metre falan uzaklaşmış ki, ders kitaplarından birini unuttuğunu fark etmiş. Odaya geri dönmüş tabiatıyla... Kapıyı açtığında ışıkların kapalı olduğunu görmüş, "Banu yattı herhalde" diye düşünüp ayaklarının ucuna basa basa karanlıkta kitabını aramış. Bulamayınca da "Şimdi kızcağızı rahatsız etmeyeyim, nasılsa arkadaşımda anyı kitaptan var. İdare ederiz artık" deyip çıkıp gitmiş. Ertesi sabah sınavdan sonra odasına döndüğünde bir de ne görsün. Oda baştan aşağı kan içinde. Arkadaşının vücudu da parçalar halinde oraya buraya dağılmış. Duvarda da (muhtemelen kızın kanıyla) yazılmış bir yazı varmış. "Aren't you glad, you didn't turn on the lights? (Işıkları açmadığına memnun musun?) Otostopçu Hayalet, Adamın Biri, Bir Cumartesi Gecesi Evinde, Ölüler Sayılmaz, Korkunç Bir Gün, Bayırdaki Kilise, Engerek Yılanı, Baykuş, Ben Ölmem, Aynaların Gizemi vesaire. Daha birçok korku hikayeleri var. Bu tür hikayeler, kitataplar, oyunlar, filmlerle ilgilenen okurlar için internetten google'a giriyorsunuz, korku hikayaleri yazıyorsunuz ve yüzlerce bilgi karşınıza çıkıyor. Heyecanlı turlamalar efendim.