Pazar pazar tüm şehrin sıkıntılarından, ertesi gün (yine) erken kalkıp işe gitme stresinden, çoluk çocuk probleminden, ekonomik, politik ve sosyal krizlerden sıyrılmanın ve tüm hayat karmaşasına mola verebilmenin tek yolu harika bir yaz tatili hayalidir sanırım. Çünkü hayat ipoteği altında olmadan, kimsenin eleştirme, yargılama ve karışma hakkının olmadığı tek yerimizdir HAYAL DÜNYAMIZ.
O zaman bugün de zaman zamah ihmal ettiğimiz, kimi zaman uğramayı unuttuğumuz şu hayal dünyamızın keyfini çıkaralım. Bizi hiç üzmeyen, her istediğimizi kurgulama yeteneğine sahip, en mutsuz anlarımızda bile bize harika anlar yaşatabilme gücü olan hayal dünyamızdaki tatile bir göz atalım. Deniz, kum, güneş, sakin bir belde mi hayalinizdeki tatil? Yoksa hareketli, bereketli, fazlasıyla sosyal, çılgın bir tatil mi?
Karı-koca çalışan genç bir çiftseniz, her şeyi kendiniz keşfetmek isteyeceksinizdir. Özellikle internet ortamından Google'a girip "Tatil siteleri" diye yazarsanız karşınıza faydalanabileceğiniz birçok tatil sitesi çıkacaktır. Kızkıza tatil hayali içindeyseniz en çok ilgi alanınız gece nerede eğleneceğiz, en popüler barlarrestaurantlar olacaktır kuşkusuz. Tabii ailelerden tatil izni koparabilirseniz. Öğretmen ya da asker emeklisiyseniz eşinizin dostunuzun gidip gördüğü hatta beğenip ballandıra ballandıra anlattığı tatil yerlerine gitmeyi uygun bulursunuz. Bu saatten sonra risk misk alamam tadındasınızdır. Bayii ve promosyon grupları kurma hayalinde beylerin (ki Anadolu'daki erkek bayiilerdir çoğu) en gözde tatil mekanları Moldova, Sochi, Yalta, Pattaya'ymış, ben de bir yerde okudum.
Komik tarafı gruplar şehir turu falan istemeyip, hemen "'işlerine bakmak" isterlermiş. Gittikleri ülkenin oteli, lobisi ve odası onlar için gezdik, gördük, yedik içtik bölümünü oluştururmuş. Hııımmmm bir de eşlerine söyleyemedikleri en romantik cümleleri elin karşı cinsine rehber aracılığı ile söyletmeleriymiş. Desenize rehber bahşişleri ile bu tatil, tur parası kadar oluyordur. Neyse şimdilik benden bu kadar. Haydi tatil hayalleri kurmaya pazar pazar. Belki de çoğunuz çoktan başladınız bile... Ben mi ne yapıyorum? Nasıl bir tatil hayali içindeyim? Tam hayalini kurduğum yerde sakin, huzur dolu, muhteşem bir manzaraya karşı sonsuz mavi, derin yeşil Bodrum Turgutreis Yasmin Otel'den bu satırları yazmaya devam ediyorum.
Benim tatilim çoooktan başladı. Hayallerimin tatili...Güneş güzel, yemek güzel, ben yine gelecek Türkiye'ye! Size pazar pazar tatil fıkraları... İlk fıkra karnelerini alan öğrenciler için, ikincisi yurtdışına tatile gidenler için, üçüncüsü ise damatlar için... Keyifli hayaller efendim.
***
Lise öğrencisi karneyi almış, durum berbat. Annesine telgraf çekmiş:
- Babamı hazırla.
Annesinden cevap gelmiş:
- Baban hazır, sen kendini hazırla!
***
Süleyman yaz tatilinde ailesiyle birlikte Paris'e gitmiş. Bir müzeyi gezerken yorulmuş, oradaki koltuklardan birine oturmuş. Bir süre sonra müze görevlisi Süleyman'a yaklaşıp:
- Küçük buraya oturulmaz. Bu 14. Lui'nin koltuğudur deyince Süleyman hiç rahatını bozmadan:
- Zararı yok amca, o gelince ben hemen kalkarım, demiş.
***
Bir kayınvalidenin 3 damadı varmış. Bir gün bunlar tatile denize gitmişler. Kayınvalide "Bakayım damatlarım beni ne kadar seviyor?" deyip atlamış denize ve boğulma taklidi yapmaya başlamış. Büyük damadına "Boğuluyorum ne olur kurtar beni" demiş. Büyük damat da hemen kurtarmış. Ertesi gün büyük damadın kapısında Renault Laguna ve üzerinde bir not: "Sevgili damadım hayatımı kurtardın kayınvaliden."Ertesi gün ortanca damadı denemiş aynı şekilde. Adam hayatını kurtarmış. Onun da kapısında bir Renault Safrane ve üzerinde bir not. "Sevgili damadım hayatımı kurtardın kayınvaliden."
Sıra küçük damada gelmiş. Ertesi gün yine denize girmiş, "Damadım boğuluyorum ne olur kurtar beni" demiş. Küçük damat "Bana ne lan boğulursan boğul" demiş. Kadın da oracıkta boğulup ölmüş. Ertesi gün damadın kapısının önünde bir Ferrari üzerinde de bir not. "Sevgili damadım hayatımı kurtardın, kayınpederin".