Devlet Bakanı
Nimet Çubukçu'nun, görme engelli sporcularla maç yapıp kazanan milletvekillerine sitem eden mesajına takıldım.
Meseleye engelli gözüyle bakılırsa, sonuç sitem etmeyi gerektirmiyor.
Görmeyen birinin kolunu tutmayın, ihtiyaç duyarsa o sizin kolunuzu tutar.
Görme engelli bir takıma bilerek yenilmek kadar, engelli insanları başka şey üzemez.
Milletvekilleri, görme engelli insanlarla kendilerini eşit görmekle, zarif bir gösteri yapmışlardır.
"Saygı duymak, acımaktan bin kere kutsaldır!" ***
Eğer ortada bir zafer varsa... Görme engelli insanların, gören insanlarla mücadele etmeyi göze almasıdır.
***
Nimet Çubukçu'nun, milletvekillerine teessüf etmesi için geçen yıldan kalan haklı bir gerekçesi var.
"Milletvekili takımı geçen yıl da kimsesiz çocukları yenmişti." Onlar çocukları her zaman yeniyor Sayın Bakan! Maçlardaki galibiyetleri de nazar boncuğu olsun!
***
Nimet Çubukçu, eğer Bakan olarak vekilleri harekete geçirmek istiyorsa...
3 günde bir kaldırım taşlarını yenileyen belediye soygunlarını işaret etsin. Yetimin, öksüzün hakkını kaldırım taşlarıyla yiyenlerin yoluna taş koymak için kanun teklifi hazırlatsın.
Engelliler ve kimsesiz çocuklar hayatla yaptıkları maçları kazanmış sayılırlar.
***
Böyle bir şey mümkün olursa...
Gazetelere teşekkür ilanı da benden...
"Namusum ve şerefim üzerine söz veriyorum."