Selülit damar yollarında oluşur ve kan dolaşımını zorlaştırır. Uzmanlar, bol su içmenin dokuları zehirli ve atık maddelerden koruduğunu ve etkili bir çözüm olduğunu belirtiyor.
Selülit tıptaki adı hidrolipodistrofi olan ve derinin alt tabakasında, yağ dokusunun hemen çevresinde oluşan ve derinin üst bölümünde pütür pütür görüntü bırakan bir hastalıktır. Cilt iki parmak arasında kıstırıldığında, cildin dış tabakasında girinti ve çıkıntılar meydana gelir ki tıpta buna portakal kabuğu görünümü adı verilir. Böylece selülit teşhisimizi kendimiz de koyabiliriz. Selülit ve damar yetmezliği birbirine paralel gider. Yani selülit damar yollarında oluşur ve damarları sarar, sıkar. Bu durum kan dolaşımını daha da zorlaştırır ve varisler meydana gelir. Bu da damar yetmezliği, selülit, varis, daha ileri derecede damar yetmezliği olarak gittikçe ciddi boyutlara varır. Yağ hücrelerinin aşırı yayılmasıyla deri altı bağ dokusu etkilenerek vücut normalden daha fazla su tutmaya başlar ve kan dolaşımı zayıflar.
DOLAŞIM BOZUKLUĞU İLE PARALEL SEYREDER * Hormonal nedenler: Hiper folikülin, yani kadınlarda yumurtalardan salgılanan folikül hormonunun artışı. Bu hormon, dokularda su tutma özelliği nedeniyle selülite uygun bir zemin hazırlar.
* Soya çekim: Anne selülitli ise çocuğunda da selülit görülebilir.
* Dolaşım bozukluğu (toplardamar yetmezliği): Selülit ve toplardamar yetmezliği birbirine paralel olarak seyreder.
* Diğer sebepler: Kabızlık, hipotiroit, doğum kontrol hapı kullanımı, karaciğerin kötü fonksiyonu ve sinirsel düzensizlik de selülite zemin hazırlar.
ZAYIF KADINLARDA DA GÖRÜLEBİLİYOR Sağlıklı bir diyetle desteklenmeyen selülitin tekrarladığı ve dengeli beslenme alışkanlığı olan kişilerde selülite daha az rastlandığı tespit edilmiştir. Eğer kişi şişmansa mutlaka selüliti de vardır. Ancak unutmamak gerekir ki bu bozukluk son derece zayıf olan kadınlarda da görülebilir. Fazla kiloların tüm vücuda yayılmasına karşın, genelde bacak, baldır, kol gibi belirli bölgelerde görülür.