Lig ne yazık ki Fenerbahçe'nin arzu etmediği şekilde tamamlandı. Duruma göre bunun faturası da önce teknik direktör Zico'ya kesilecek gibi görünüyor. Çünkü yönetim tarafında hocayla yeniden anlaşmaya gitmek yönünde bir hareketlilik, bir eğilim gözükmüyor. Zico ile yeniden anlaşmak yerine bir bekleyiş dönemine girildiğine göre ortada bir kararsızlık var. Ne kimse çıkıp da, "Hocam sizinle artık çalışmak istemiyoruz" diyor, ne de Zico ile yola devam diyen var. Sanırım yönetim Zico ile geçirilen iki yıl için bir değerlendirme yapıyor. Gelin bu değerlendirmeyi biz de yapalım. Düşünelim bakalım Zico Fenerbahçe'de başarılı oldu mu? İlk sezonunda nisbeten başarılı olmuştur. Özellikle teknik direktör olarak yeterince tanınmayan bir isim olarak hakkını teslim etmek gerekir. Ancak bu sezon alınan sonuçlar hiç de iç açıcı değildir. İşin bir de Avrupa ayağı var. Kimileri ilk sekiz takım arasına kalınmasını bir başarı sayıyorlar. Bu yanlıştır. Bir kere sadece F.Bahçe değil, tüm Türk takımlarının Avrupa'da inişli çıkışlı çizgileri var. Alınan sonuçların devamlılığı yok. O yüzden Fenerbahçe'nin bu sezonki derecesini başarı zannediyoruz. Tabi Avrupa'da final oynama iddiasının kendisine ait olmadığını da kabul etmek lazım. Ancak bunun gerçekçi olup olmadığına dair de bir beyanı olduğunu hatırlamıyorum. Ortaya çıkıp bu takımla finale varamayız demediğine göre kendisi de bu hedefi kabul etmiş sayılır. Bütün bu başarısızlıklara rağmen sırf Brezilya'lı oyuncularla iyi anlaşıyor diye takımda kalmasının da bir manası olmaz. Hele ki bu oyuncuların bu konuda fikir beyan etmeleri yakışıksız olur. İnsan olarak, hoca olarak Zico'yu sevebilirler. Ama Fenerbahçe kimsenin çiftliği değildir. Hele hele deneme tahtası hiç değildir.