"e-muhtıra"dan sonra "e-yargı"ya da "e-hükümet" dik duruşuyla karşılık verildi. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun sert bildirisine, AK Parti iktidarı aynı sertlikte bir bildiriyle yanıt verdi. Bildirinin demokratik ve hukuki meşruiyetinin bulunmadığını savunan AK Parti, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun Anayasa Mahkemesi'nde görülmekte olan davaların tarafı olduğunu savundu. Başbakan Erdoğan'ın başkanlığında Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ve Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, taktik ve stratejik derinlikleri tartıştı.
TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın "üçüncü yol" açıklaması ile bir diyalog ortamı oluşuyordu. Yargıtay Başkanlar Kurulu açıklaması, bu yolu kapattı. Yolun kapanması nedeniyle, Başbakan Erdoğan 27 Nisan e-muhtırasına karşı izlenen politikaya döndü.
Not: E-MUHTIRA, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 27 Nisan bildirisi,
E-YARGI, Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisi,
E-HÜKÜMET, Başbakan Erdoğan'ın son bildirisi)

Psikolojik savaş
Başbakan Erdoğan'ın son hamlesi (e-hükümet bildirisi) ne manaya gelmektedir? E-hükümet bildirisi, Erdoğan'ın yeni hamlesini gösteriyor. Hükümetle derin cenahlar arasında "bir psikolojik savaş" yaşandığını; derin cenahların hükümeti içeriden zaafa uğratmak istendiğine şahit olunuyordu. Hükümetin sessiz ve eylemsiz duruşunu bir stratejiye bağlama, taktik bir hareket olarak algılama eğilimi vardı. Kamuoyu hükümetin boynunu uzatıp teslim olmayacağı, mücadele edeceği ümidini koruyordu.
E-hükümet bildirisi, "Milli iradeye dayalı şeffaf, demokratik bir yapı kurmak kararıdır". Başbakan Erdoğan, bu noktada cesurca davranarak, milleti arkasına alarak tarihi bir görev görebilir ve milletin mak talihinin dönmesi için çok önemli adımlar atabilir. Son zamanlarda derin güçlerle, "uzlaşma" telaffuz ediliyordu. E-hükümet bildirisi, buna cevaptır. E-hükümet bildirisi, "Hükümetin toplumun farklı kesimlerinin desteğini alarak, değişik görüş ve düşünceden grupların hassasiyetini gözeterek, geniş bir demokratik cephe oluşturarak derin yapıyla mücadele etme" kararını gösteriyor.