Star Tv, 5 Mayıs'ta tam 18 yılı geride bıraktı. 28 yaşında biri olarak bir önceki nesle göre televizyon çocuğu sayılırım. TRT'li günlerin bitişini ve ekranda dönüp dolaşan yıldızı çok net hatırlıyorum. Gerçekten de hayatımızda yeni bir sayfa açılmıştı. TRT'de yıllarca yasaklı kalan birçok isim ilk özel kanal sayesinde seyirciyle buluştu. İbo Show'lar, Parliament Sinema Kuşağı'nda yıllarca görmeyi beklediğimiz filmler, 'Sabah Şekerleri', onlarca çizgi film, yarışmalar derken Amerika'yı yeniden keşfediyorduk. TRT'nin katı ve disiplinli tutumundan sonra sanki Özgürlükler Ülkesi'ne yeni bir seyahat başlamıştı. Yaz tatili boyunca televizyonun başından ayrılmıyorduk. Yaz gecelerinde soframızın en önemli konuğu artık televizyondu. Kış gecelerinin ise vazgeçilmez eğlence kaynağıydı.
DEVRİM YARATTI
Hemen ardından gelen Tele-On, ne yaptıysa da uzun süre tutunamadı. Ancak yeni kanalların geleceğinin habercisi gibiydi. Yeni bir dünyayı keşfetmenin yanı sıra alternatifler oluşacağını da kısa süre de öğrendik. Kanal 6, HBB, BRT, TeleOn arka arkaya açıldı. Yavaş yavaş zap yapmayı bile öğrendik. 1993'te atv, Kanal D ve Show Tv'nin açılmasıyla Star'ın asıl rakipleri de ortaya çıkmış oldu. Artık her kanalda farklı yaş kesimlerine ve zevklere hitap eden kanallar vardı. Yaklaşık 5 yıl önce hiçbir fikrimiz ve zikrimizin olmadığı özel televizyon kanalları, ortak dilimizin bir parçası olmuştu. Yıllarca TRT ekranında habercilik yapmış birçok önemli isim de yavaş yavaş özel kanallara kaydı. Uğur Dündar'lar, Ali Kırca'lar, Mehmet Ali Birand'lar, özel kanallarda dizilerden bile çok reyting alan haber programlarına imza attı. Ancak bu arada zehirlenmeye de başladık. Özellikle gençlerimiz, Hollywood'un büyülü dünyasından fazlasıyla etkilendi. 'Evimiz Hollywood 90210' dizisine öykünen erkekler aç kesimlerini Brandon'a benzetirken ve genç kızlar Kelly gibi cinsel özgürlük diye bağırmaya başladı.
ENKAZ HAYATLAR
TRT'nin ahlakçı anlayışı bir kenara bırakılmıştı. Yayına giren her program ardından yeni bir patlamayı getiriyordu. Yetkililer bu gidişata bir 'Dur' deme vaktinin geldiğini anlamakta gecikmedi ve artık hepimiz yakından tanıdığı 'RTÜK' devreye girdi... Ancak bana göre televizyonda asıl kırılma, 'Biri Bizi Gözetliyor' evleriyle başladı. Halkı içine çeken, sıradan vatandaşı bir anda ülke gündemine taşıyan bu yarışmalar dizisi, ardında enkaza dönüşen hayatlar bıraktı. Bu enkazlardan dersini almayan halkımızı ise günlük star olma adayı haline getirdi. İşte hayatımıza ışık hızıyla giren ve devrim yaratan özel kanallar aradan geçen 18 yılda toplumumuzun önemli sorunlarından biri haline geldi. Gündem belirleyen, değiştiren ve halkı yönlendiren medyanın en etkili silahı özel kanalların 18 yıl sonra farklı bir yerde olması dileğiyle...