Geçen gün sokaklar karıştı yine. Maç mı ne varmış. Alemin genci-çoluğu-çocuğu doluşmuş caddeye; 'caddelerimizde görmek istemediğimiz türden davranışlar' sergiliyor.
Tribünlerde ve sahalarımızda görmek istemediğimiz türden şeyler bunlar. Neler? Bağırma, çağırma, trafiği aksatma, oraya buraya sataşma gibi. Takip ettim "Ulan nooluyor?" diye. "Nooluyor arkadaş?" diye sormaya yeltendim, aldım cevabı ve zınk diye durdum soru sorduğum yerin kara bağrında; "Nooldu dayı, rahatsız mı oldun?" Dayı? Yahu ne dayısı, o kadar yaşlı mı gösteriyorum?

GEZİ YOLU
E bana nooluyor ki gerçekten? Şu oluyor efendim; "Mutad gezilerimi yaptığım o meşhur caddede bir şeyler olacak da ben nooluyor diye sormayacağım öyle mi?" E üstüne vazife mi? Nasıl yahu? Delirtmeyin adamı, gelip geçeyim mi gençler birbirine girdi girecekken? "Yahu birader!" dedi o sırada olay yerinde yıldırım gibi çakan bir bitirim yaşlı; "Sokuverirler bıçağı-çakıyı!" Yok yaa? Ne bıçağı, ne kaması kardeşim? Şimdiki gençler, en ufak bir durumda sokuveriyorlarmış çakıyı-bıçağı...
Neyse; girdiler bir ara sokağa. Kalabalık orada birikti. Hepsi birbirinden racon hareketler, asarız, keseriz'ler... Asarlar, keserler mi bilmem... Daha yaptıklarına bire bir şahit olmadım ama olayın ne olduğunu anladım; "Liselerarası basketbol maçlarından geliyorlarmış!" Lise; bir okul. Orta öğretimin son basamağı. Tamam, orada okuyan çocukların yaşları en çok 17 sınırına dayanıyor. Değil yanyana geldiklerinde, tek tek iken de kanları kaynıyordur onların. Delikanlı terimi onlara o yüzden verildi; deli-kanlı.
Bu delilik işi bozar bizim narin bünyemizi. Çünkü bizim kuşağın deliliklerinin de bir haddi, hududu vardı. Çocuklar yapmışlar surata boyayı, rimeli-saçlara sürmüşler jöleyi olmuşlar mohikan gibi; çığlık çığlığalar...
Yahu olacak o kadar tabii ki. Aman birbirlerine bir şey yapmasınlar da...

ALEMSİN BABA
Benim oğlan "Tren, Öpsün Seni Zeki Müren!" yazımı okumuş da yazmış e-mailde; "Baba alemsin yaa!" "Yaa" diyor hayta, babasına; "Alemsin" diyor. Bana "Dayı" diyen çocuk geldi aklıma. Ilgaz'dan az daha dikçe. Delikanlılıksa kralını yapmışız. Ama kimseye yazılmıyorum bu sıralarda. Toprağa gömdüğüm baltamın ipleri çoktan kurumuşçürümüştür toprak altında...
Çocuktan aldım haberi / yakın, diyor / güzel, diyor / dopdolu, diyor / iştecik, şuracıkta / iştecik yolu, diyor / Çocuktan aldım haberi / iyi, diyor / açık, diyor / kurtuluş, diyor / İştecik, şuracıkta / koş birazcık koş, diyor / Çocuktan aldım haberi / oh, diyor / tatlı, diyor / sıcacık, diyor / İştecik, şuracıkta / diren azıcık, diyor / Koştuk, direndik, yorulduk / düştük anılar ırmağına ey çocuk / Bak işte kan çanağı gözlerimiz / belki senin hakkındır mutluluk...