İlhan Selçuk hayatının hiçbir döneminde olmadığı kadar popüler. Ergenekon soruşturması nedeniyle içeri alındığından beri yaptığı her şey olay olur hale geldi. Şimdi sağlık sorunlarıyla boğuşuyor, kendisine acil şifalar diliyorum ama onun Türkiye için biçtiği rol de yavaş yavaş gerçekleşme ihtimali dahiline girdi. Bu ne büyük öngörü yeteneği. Ne büyük bir senaryo becerisi. Yani onun yazdıklarını daha genç biri kaleme alsaydı bir ömür bunun rantıyla geçinirdi. Ne demişti İlhan Selçuk? "Kapatma davası acilen açılmalı" demişti ve eklemişti: "Hele bir açmasın bakalım!" Abdurrahman Yalçınkaya idi tehdit ettiği kişi. Senaryosunun bir sonraki adımlarını şöyle çizmişti İlhan Selçuk: "Kapatma davası ile Türkiye'deki siyasi istikrar bozulacak, dünya şartları nedeniyle ekonomik kriz gelecek, bunlar -yani AKP- iktidardan gidecekler." AKP'nin iktidardan gitmesi için iç karışıklık çıkmasına, siyasi istikrarsızlığa ve ekonomik krize razıydı İlhan Selçuk. Tıpkı birkaç yıl önce Özdemir İnce'nin "Rejim sarsılacağına ekonomi batsın" cümlesini yazma cüretini gösterebildiği gibi. Şimdi S&P Türkiye'nin kredi notunu durağandan negatife çevirdi. Küresel sermayenin aktörleri bizim için stagflasyon öngörüyorlar. Ekonomik durgunluk ile enflasyonun aynı anda yaşadığı en kötü kriz biçimi. İşsizlik oranımız hâlâ yüzde 11.3. Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler, özellikle hububat kaynaklı küresel bir gıda krizinden de bahsediyor. Ki son 1 haftadır ülkemizde pirinç ve bakliyat üzerinde ciddi bir spekülasyon mevcut. 2 yılın sıcak ikliminin negatif sonuçlarını yaşıyoruz. Eh İlhan Selçuk için modern çağın Nostradamus'u demek gerek. Yazdıkları tek tek çıkıyor. Hastaneden çıktıktan sonra AKP'den kurtulma umudu arttığı için kriz ortamlarına bakıp rahat, mutlu ve mesut gülümseyebilir.