atv sonunda 2 harika dizi bulmayı başardı. 'Limon Ağacı' bizleri epey güldüreceğe benziyor. Ve 'Benim Annem Bir Melek'... Cumartesi akşamları ekrana gelen 'Limon Ağacı', 'Bir İstanbul Masalı' ile 'Yabancı Damat' karışımı bir şey olmuş.

GENÇ OYUNCULAR
Hele ki, Hollywood yapımı romantik-komedileri seviyorsanız; bence sizleri ekrana kilitleyecek. Ayrıca son dönemde siyasi içerikli, terör, uyuşturucu ve savaş konulu yapımlar, ruhumuzu o kadar kasvete gömdü ki, bu dizi bana kurtarıcı gibi geldi. Ayrıca sadece konusu değil, çekim mekanı da bir harika! Çünkü bu peri masalı Göcek'te yaşanacak. Daha ilk bölümden Kaan'ın kahvaltı ettiği o sahil restoranı bile insanın içini bir hoş ediyor. Tatil manzaraları gözümüzde canlanıveriyor. Bunun yanı sıra Kaan Urgancıoğlu da oyunculukta baya bir yol kat etmiş ve rolüne fazlasıyla iyi oturmuş. Peri karakterini canlandıran Selenay Sarıkaya da Sinan Çetin'in keşfettiği yeni bir oyuncu. Pasaklı bir kasaba kızını canlandıran Selenay da bir hayli başarılı... Sonuçta 'Limon Ağacı', ayaklarımızı yerden kesip güzel bir aşk hikayesinin içine çekecek besbelli. Ancak bir eleştiri yapmadan da edemeyeceğim. Çekimler ne zaman başladı bilmiyorum ama 'yılbaşı partisi' anlamsız kalmış. Çünkü kıyafetler bir türlü tutmuyor. Bütün karakterler bir yazlık, bir kışlık giyiniyor. Mesela o muhteşem kahvaltı sahnesinde Kaan'ın üzerinde deri ceket, eski kız arkadaşı Seher'in üzerinde ise göbeğini açıkta bırakan bir t-shirt var. Yılbaşı partisi var ama güneye indikçe sanki yaz geliyor. İlla ki güney sahilleri daha sıcaktır ama sonuçta ülke değiştirilmiyor. Neyse bu kadar kusur kadı kızında bile olur.

MAKYAJ KÖTÜ
'Benim Annem Bir Melek'e gelince... Gerçekten uzun süredir beklediğimiz sit-com'muş. 'Dadı', 'Bir Demet Tiyatro' ve 'Avrupa Yakası'ndan sonra uzun süredir bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum. Aslında Oya Başar, Dolunay Soysert, Ali Sunal ve Tarık Ünlüoğlu'ndan oluşan ekibi duyunca, iyi bir şeyler olacağını anlamıştım. Ama bu kadar iyi olacağını ummamıştım. Çok bilindik bir 'anne-oğul' olayı yaşanıyor ama Oya Başar belli ki 2 yılda baya bir güç toplamış. Ahh, bir de o yüzündeki kalıp gibi makyaj olmasa... Kadınların yaşlarına göre bu kadar genç göründüğü çağımızda Başar, makyajsız da oynayabilirdi.