Bir şarkı belki; Nihavend bir şarkı İstanbul. Nihavend? "(Nihavent/Nihâvend, Farsça'dan), Klasik Türk müziğinde bir makamdır. Güçlü, üzerinde kürddörtlüsü bulunan dizi eski minör, hicaz dörtlüsü bulunan dizi ise armonik solminördür."
Sen Güzel İstanbul Buselikler, Nişaburekler, Rastlar bir kenara Nihavend bir kenara. Aşk havasıdır Nihavend, hüzün ve melankoli ve neş'e.. Hepsi bir arada Kadri Şençalar Nihavend bestesinde sözler aynen şöyledir; "Ah güzel İstanbul, benim sevgili yarim / İstanbul, pek şirin İstanbul, / Ah güzel istanbul, sen benim canımsın" Biterim böyle şarkılarda Nasıl bir 'o dönem' havası vardır; anlatamam. Zaten 'Bir yer var, biliyorum; / Her şeyi söylemek mümkün; / Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum; anlatamıyorum" gibi bir şeydir İstanbul benim için. O büyük ustanın Sadri Alışık'ın ünlü repliğiyle; "Sevmek Müjgan Gibi Bir Şeydir!" İstanbul.
Aah Güzel İstanbul Ve sonra yine Sadri ustanın oyunculuğunu döktürdüğü bir Atıf Yılmaz filmidir Ahh Güzel İstanbul. -Ayrıca izleyenlerin bile kaçırdığı bir ayrıntıdır; Erdal Özyağcılar gencecik haliyle kısa da olsa görünmüştür bu filmde. Erdal hoca fırsatçı ve gözü dönmüş bir fotoromancıyı oynamaktadır.- Ayla Algan -Ayşe- sınıf atlamak isteyen bir kenar mahalle dilberidir. Sadri baba -Haşmet- ise düşmüş bir İstanbul beyefendisidir ama bu dilbere gönlünü kaptırmış bir orta yaşlı adamı canlandırmaktadır. Replikleri canımıza hançer ve 1967 San Remo Komedi Filmleri Şenliği Özel Ödülü almış bir filmdir. Hâlâ izlerken duygu seline kapılmaktayızdır. Bu film; sevmenin ah de vefanın alt metnine mizahın ve yaşamın yırtıcılığının, mahallenin döşenmişliğini anlatır; durur.
Şöyle bir konuşma geçer filmin kahramanı kızla adam arasında;
- Ayşe: Ne yapacağız şimdi?
- Haşmet: Korkma, yaşıyoruz, iki kişiyiz ve birbirimizi seviyoruz
Aaah Güzel İstanbul. Kadıköy Yeldeğirmeni'nde alışveriş merkezinin karşısındaki Ayrılık Çeşme Sokağı'na girerken düşündüm bunları; bir de...
Ah güzel istanbul. Nasıl bozulmamış o bin yıllık güzelliğin, en canım boğaziçi bir zamanlar dedelerimiz de içlenmiş bu güzelliğin karşısında. Nasıl da o bin meyzenin bestesi. Atalarımız da geçmiş bu sulardan mağrur ve akıncı, nerde Orta Asya, nerde Viyana kapıları.
Ah yorgun Haşmet, miskin Haşmet.
Sadri alışık'ın oyunculuk anlamında döktürdüğü filmlerden biri Ayla Algan'ı da es geçmeyelim.