Bu iş mahkemede biter
Anayasa değişikliği 9 gün sonra Meclis'ten çıkmış olacak. Takvim şöyle: Bugün Komisyonda görüşme var. Çarşamba Genel Kurul'da ilk tur. 9 Şubat Cumartesi 2. tur. Anayasa değişikliği için gerekli 367 çoğunluk sorunu yok. AKP ve MHP'nin milletvekili sayısı 410'u buluyor.
***
Öyle görünüyor ki, Cumhurbaşkanı Anayasa değişikliğini bekletmeden onaylayacak. Aynı şekilde Anayasa değişikliğinden hemen sonra YÖK Yasası'nın ek 17. maddesinde yapılacak değişiklik de süratle Meclis'ten ve Cumhurbaşkanı'nın onayından geçirilecek. Hedef üniversitelerde 2. yarıyıla yeni düzenleme ile başlamak. Ama bu hesabın önünde bir sorun var. CHP ve DSP hem Anayasa değişikliğini, hem yasayı Anayasa Mahkemesine götürmeye hazırlanıyor...
***
Peki Anayasa Mahkemesi'nde ne olur? AKP'li ve MHP'li hukukçulara göre; Mahkeme Anayasa değişikliğini "şekil" olarak inceleyebilir. "İçerik" kısmına karışmaz. Dolayısıyla bir sorun çıkmaz. Ancak; CHP ve DSP'li hukukçulara göre, Anayasa Mahkemesi, yapılacak değişikliği "Anayasanın değiştirilemez hükümlerini etkileme" boyutuyla incelemeye alabilir. Bu durumda "şekil"den çıkıp "içerik" e de girebilir. O zaman hesapların tümünü değişir...
***
Bir de YÖK Yasasındaki değişiklik var ki, muhalefet daha çok bu noktadan sonuç almayı planlıyor. Anayasa Mahkemesi'nin YÖK Yasasındaki değişikliği görüşürken "içerik"e gireceği ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin türbanı yasaklayan kararını da göz önünde bulunduracağı öne sürülüyor. Anayasa Mahkemesi'nin yapacağı bu incelemeden çıkacak karar yeni bir "içtihat" oluşturacak. Yani "türban"ın akibetini belirleyecek. Aslında Anayasa Mahkemesi'nin 1989 yılında "içtihat" niteliğinde alınmış bir kararı var. Bu kararla türban, üniversitelerde yasaklanmıştı. Ancak, AKP ve MHP'li hukukçular, Anayasa Mahkemesi kararlarının 10 yıl süreyle bağlayıcı olduğunu, 1989'daki kararın üzerinden 18 yıl geçtiği için yeni bir içtihat oluşturmanın zorunlu hale geldiğini söylüyor.
***
Peki Anayasa Mahkemesi yeni içtihat oluştururken neyi dikkate alacak? Anayasanın değişecek hükümlerini. Yani "eğitimde fırsat eşitliği" ifadesini. Daha önce konuya sadece "laiklik" yönüyle yaklaşan Mahkeme 1989 yılındaki kararı almış ve türbanı yasaklamıştı. Oysa şimdi "eğitimde fırsat eşitliği"ne ilişkin hükmün, yapılacak incelemeye esas oluşturması bekleniyor. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi'nin 18 yıl önce verdiği karardan farklı bir karar verme olasılığı yüksek görülüyor. Tabi iktidar kanadında...