Yerel seçim hesapları
Belediye seçimleri normal takvime göre 2009 yılının Mart ayında. Ancak konjoktürel avantajı göz önünde bulunduran iktidar partisinin seçim tarihini öne çekebileceği ileri sürülüyor. Anayasa değişiklik paketi içerisinde bu yönde bir düzenlemenin yer alabileceğine dikkat çekiliyor. Ak Parti teşkilatlarının kongreleri hızla tamamlamaya çalışmaları da "işaret" olarak algılanıyor...
***
Başkent kulislerinde konuşulan takvim şöyle: Yerel seçim bu yıl Eylül ya da Ekim ayına çekilecek. Böylece AK Parti, iktidarda olmanın da avantajıyla kamuoyu yoklamalarında görülenden daha yukarı bir oy desteği sağlayacak. Belediye seçimleri için iktidara yakın çevrelerde yüzde 50'den başlayıp, yüzde 70'lere kadar ulaşan rakamlar telaffuz ediliyor. Ancak Başbakan Erdoğan, önceki gün iki rakamın ortasını bularak kendi beklentisini ortaya koydu: Yüzde 60...
***
Peki yerel seçim öne çekilirse muhalefet açısından nasıl bir tablo ortaya çıkar? Öncelikle şunu söylemek lazım: Muhalefet partilerinin tümü yerel seçimde, genel seçimden daha düşük oy alma riski ile karşı karşıya. Hele baskın bir seçim yapılırsa. Çünkü bugüne kadar, yerel seçimlerde hep görülmüştür ki, iktidar partileri maça 1-0 önde başlar. İktidar gücü, belediye hizmetlerinin ulaştırılmasında önemli bir faktördür. Ve vatandaş bu faktörü her zaman göz önünde bulundurur. Bu sosyal-psikoloji, aynı zamanda muhalefet partilerinin önündeki en büyük handikaptır...
***
Partileri tek tek ele alırsak Yerel seçimde varlık gösterebilecek iki parti CHP ve MHP olarak görünüyor. Ama muhalefet partileri arasında ittifak veya dayanışma sağlanmazsa, hazin bir tablo ortaya çıkabilir. Daha önce merkez sağda yer almış, ANAVATAN ve Demokrat Parti gibi partiler açısından durum daha dramatik olabilir. Zaten DP'de Çiller'in açıktan meydana çıkmamasının önündeki en büyük etken olarak "yerel seçim" gösteriliyor. Yerel seçim engelini aşıp, fatura Süleyman Soylu'ya kesildikten sonra Çiller'in yeniden "kurtarıcı" gibi ortaya çıkması sözkonusu. ANAVATAN ise genel seçime girememiş olmanın yaralarını sarmaya çalışırken yerel seçime yakalanacak ki, bu durum daha önce aldığı yüzde 5'lik oyu bile alamama ihtimalini güçlendiriyor. DTP'ye gelince. Güneydoğu belediyelerinin AK Parti için "özel ilgi alanı" oluşturduğunu hatırlatmak gerekiyor DTP, yerel seçimde "sürpriz" kayıplar yaşayabilir.
***
Bu seçim DSP Genel Başkanı Zeki Sezer ve ANAVATAN Genel Başkanı Erkan Mumcu için ayrıca önem taşıyor. Sözkonusu 2 lider ilk kez seçime girecek. ..Ve arkalarındaki kamuoyu desteğini ilk kez görecekler. Her ne kadar yerel seçimler "lider"den çok "aday"a dönük olsa da, DSP ve ANAVATAN'ın toplamda alacağı oy oranları, Sezer ve Mumcu için bir anlamda karne oluşturacak
***
Görüldüğü gibi, iktidar partisi için son derece avantajlı bir "siyasi" iklim var. Ayrıca ABD kaynaklı "durgunluk" dalgası ve "mortgage" krizinin henüz Türkiye'yi etkisi altına almamış olması büyük bir şans. Siz iktidarda olsanız, yerel seçimi öne çekmez miydiniz?