Yasa mı, tasa mı?
Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı'nın yeni uygulamasında, gariplikler göze çarpıyor. Bi'inek doğum yaptığı zaman, 104 YTL yardım alacak. Sigortalı bi'kadına verilen süt yardımı 58 YTL. Devlet, "İneğe daha çok yardım edelim ki, süt versin, o süte biraz da biz katkı sağlayalım anneye verelim" diye düşünüyor sanırım. Muhafazakar bi'yapı ile yönetiliyoruz. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının her 2'sinden 1'i böyle istedi. "Ne alaka?" derseniz... Şöyle ki; "Cennet anaların ayakları altındadır" durumuna rağmen, muhafazakar yönetim, inek lere, analardan daha çok değer biçiyor. "O da bi'ana" diye düşünüyorsa, hayvan hakları anlamında dünya standardını mı yakaladık acaba, hâlâ zevk için pompalı tüfeklerle hayvan katliamı yapılırken... Bu çelişkilerdir işte, bizi sıkıntıya sokan şey... Osmanlı'dan beri, iki ileri bi'geri modumuzu kaybetmedik. En bağlı kaldığımız geleneğimiz bu sanırım... AB yolunda ilerlerken, yaşam yolundaki bu ağrazlar bıktırdı, çünkü; Kurtuluş Savaşımız'da, erkeğinin yanında yer alan, cephede kahramanca savaşan "KAHRAMAN TÜRK KADINI" bu muameleyi hak etmiyor. Hak etmediği sadece bi'ineğe oranla daha az sosyal yardım almasıyla sınırlı da değil üstelik. Kırsaldaki kadının çilesi çok daha derin nitelikte. Daha çocuk yaşlardayken, acele acele evlendiriliyorlar. Bakkala ekmek almaya çıksa, "Namus gitti" gerekçesiyle töre cinayeti ile karşı karşıya kalması söz konusu olabilir. Çocuk yaşta, çocuk bakmaya başlıyor. Tarlada çalışıyor. Sağlık kontrolünden geçmeden, yaşanan doğum süreci var. Kocadan yenen dayak, koca ailesinden görülen hakaret dolu sözler ve davranışlar var. Üretimde çok önemli bi'konumda olmasına rağmen, Türk kadını, sigortalı değil, bu sebeple de ekonomik özgürlüğü yok, maaşı yok, gelecek güvencesi yok... O kadar çok ağrazlar var ki... Türk kadını hakkında bu derece dev problemler varken, "Çağdaş türk kadını" olgusunu ne yüzle söy leyebiliriz ki, bilmek mümkün değil... Kadın hayatından sorumlu bakanlığın, yet kililerin, aile büyüklerinin, toplumun duyarlı olması gerekir. Ayrıca Türk kadını bu derece dertliyken, "Gencim, güzelim, metropol yaşamının bize sağladığı imkanları değer lendiririm, kadın hakkı falan takmam" diyen hemcinslerle de Allah akıl-fikir versin...