Allah'a sığınmak (4) 4."Hasetedeninhasetettiğizamankişerrinden." Haset bir duygudur. Ancak bu duygu eyleme dönüştüğünde kurtulması imkansız ve çok etkili olan bir entrikaya, bir kötülüğe bürünmektedir. Hasedin işleme konulmasından doğan kötülükten beşeri güçle kurtulmak imkansızdır. Onun için Yüce Allah'a sığınıp O'ndan yardım dilemek gerekiyor. Haset insanın içinde seller meydana getirir, orada erdem adına ne varsa yakıp götürür, yerine kin veya düşmanlık bırakır ve onların dehşet verici kötülükler olarak topluma yansımasına neden olur.
'Hasetiyilikleriyer' Haset edenin hasedi bakışlarından yıldırım fırlatır ve zayıf insanları elektrik çarpar gibi çarpar. Halk dilinde biz buna "Nazar değdi" deriz. İnsanın içindeki haset, onun içini elektrik yüklü hale getirir. Bu elektrik, tutanları çarpar. Haset eden, başkasının sahip olduğu bir nimetin ondan alınıp kendisine verilmesini ister. Bu nimet onda durdukça, kendisini yer bitirir. Hz. Peygamber, hasedi şu benzetmeyle açıklamaktadır: "Ateş odunu nasıl yerse, haset de iyilikleri öyle yer." Haset, ilim yuvalarını, üniversiteleri, siyaset alanını ve ekonomik faaliyetleri tahrip etmiş, ediyor ve yakıp yıkıyor. İnsanlık tarihi hasedin ölüleri ve faaliyetleri ile doludur. Hasedin tahribatı kadar yıkıcı bir duygu ve faaliyet olmamıştır. Tarihe bakarsak kötülüklerin kolaydan zora, kötüden en kötüye doğru sıralandığını görür ve anlarız. Demek ki kurtuluşu en zor ve etkisi en fazla olan hasettir.