Büyükanıt: Kavga yok
Dün Çankaya Köşkü'nde Jak V. Kamhi'ye Devlet Üstün Hizmet Madalyası verilmesi nedeniyle düzenlenen tören, devletin zirvesini bir araya getirdi. İşte son mesajlar:
***
Cumhurbaşkanı Sezer: - Ben söyleyeceklerimi daha önce söyledim. Daha fazla bir şey söylemek istemiyorum.
***
Başbakan Erdoğan'a sorular: - Sayın Cumhurbaşkanı'nın kabineyi onaylamaması sürpriz oldu mu? - Oldu. Beklemiyordum. "Bugün işi bitirip, hızla göreve başlarız" diye düşünüyordum. - Bu bir jest mi, tavır mı? - Jest olarak kabul ediyorum. - Görüşme çok kısa sürdü. Ne konuştunuz? - Sohbet ettik. Çay içtik. Kabine listesini neden onaylamadığını anlattı. Sayın Sezer listeyi yeni Cumhurbaşkanı'na sunmamı istedi. Listeye bakmadı. "Sunmanıza hiç gerek yok. Zaten süre daraldı. Bunu ben değil, yeni Cumhurbaşkanı onasın" dedi. - Sayın Gül'ün ismi de 60. Hükümet'te yer alıyormuş. Neden böyle bir şeye gerek duydunuz? - Aksi halde Meclis'e saygısızlık olurdu. - Hükümet kuruluşunun gecikmesi, işlerde aksamaya yol açar mı? - Niye aksasın. Görevimizin başındayız. 1 Ekim'de TBMM açılıyor. Ona göre çalışacağız. - Genelkurmay Başkanı ile Dolmabahçe'de yaptığınız görüşmeyi hiç açıklamayacak mısınız? - Sayın Genelkurmay Başkanımız ile birbirimize olan saygımız, oradan hiçbir şeyin çıkmamasıdır. Sır çıkarsa saygısızlık olur.
***
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, gazetecilerle keyifli bir sohbette soruları ustaca geçiştiriyor: - Londra Borsası'nda bugün istifa ettiğiniz yönünde bir haber yayılmış? - Birileri manipüle ediyor. Belki de farkına varmadan etmişimdir. (Gülüyor...) - 27 Nisan'da açıkladığınız hassasiyetiniz devam ediyor mu? - Bir şey söylemeyeceğim. Çünkü çok yanlış yerlere çekiyor. En iyisi ben konuşmayayım. Konuşursam Sorsa düşüyor. Ben istifa edersem Borsa düşmez yükselir, merak etmeyin. Birçok kişi de rahatlar. Ama bir şey söyleyeyim. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin görüşü komutanlara göre değişmez. Bizim prensiplerimiz var, ilkelerimiz var. Kimseyle kavga edecek değiliz. Ama ilkelerimiz, anayasal dayanakları olan ilkelerdir. Bu ilkelerin benim şahsımla ilgisi yok. TSK öyle bir yapıdır ki, Ahmet gitmiş, Mehmet gelmiş bir şey değilmez. Bu, TSK'ya büyük bir hakaret olur. Hepimiz aynı ilkelere ve dünya görüşüne sahibiz. Atatürk'ün güzel bir sözü var. Cumhuriyeti kuranlar, ona sahip çıkar. Buna muktedirdirler. - Sayın Gül "Devlet benden niye rahatsız olsun ki" diyor. Sizin görüşünüz nedir? - Onu bana sormayın. Herkesin konuştuğu kendisine aittir. - Başbakan Erdoğan, Dışişleri Bakanı Gül için "Özü, sözü bir" diyerek kefil oldu. - Konuşmak istemiyorum bu konuda. Ama Türkiye'ye bir atasözü hediye etmiş olduk. Benim işim siyasetle değil. Benim işim Anayasa ve yasaların verdiği görevleri yerine getirmek. - Sayın Gül iyi bir başkomutan olabilir mi? - Beni tuzağa düşürmek istiyorsunuz. Tekrar tekrar söylüyorum. Ben bir şey söylemek istemiyorum. İlkelerin ve yasaların bize görev olarak verdiklerini söylüyorum. - Sayın Gül Cumhurbaşkanı seçildiğinde, 30 Ağustos Resepsiyonu için davetiyeyi eşli mi göndereceksiniz, eşsiz mi? - Bu konuda hiçbir şey söylemem. Bizim prensip ve ilkelerimiz var. Prensiplerimize göre davranırız. - 27 Nisan'da internet sitesine konulan bildiri kalmaya devam edecek mi? - Dükkan kapalı. (Gülerek...) Artık ağzımdan laf alamazsınız. - Kıbrıs Rum kesimi yeni Dışişleri Bakanı,TSK'yı hedef alan açıklamalar yapmış. - TSK'ya haddinden fazla saldırı var. Sözde Rum kesimi Dışişleri Bakanı, hakaret ediyor. Susuyorum, bakalım kim yanıt verecek. Çıt yok. Konuşursam "Politika yapıyor" diyecekler.
***
Son söz Dışişleri Bakanı Gül'de: - Genelkurmay bildirisinin sitede durması sizi rahatsız eder mi? - (Bir gazeteciden Genelkurmay Başkanı'nın sözünü öğrenince gülerek aynı yanıtı veriyor.) Dükkan kapalı. - Nasıl bir Cumhurbaşkanı olacaksınız? - Ben uyumlu ve şeffafım. Söylediğim her şeye inanarak söylerim. Rolü bir yaparsın, iki yaparsın, insanlar gerçeği görür. Biz, Türkiye'nin daha ileri gitmesi için uyum ve anlayış içinde çalışacağız. Diğer türlü memlekete faydası olmaz.