Lider şikayetleri!
Sayın Tayyip Erdoğan, Sayın Deniz Baykal'ı halka şikayet ediyor. Sayın Deniz Baykal, Sayın Tayyip Erdoğan'ı halka şikayet ediyor. Sayın Tayyip Erdoğan, Sayın Devlet Bahçeli'yi halka şikayet ediyor. Sayın Devlet Bahçeli, Sayın Tayyip Erdoğan'ı halka şikayet ediyor. Sayın Cem Uzan, Sayın Tayyip Erdoğan'ı halka şikayet ediyor. Sayın Tayyip Erdoğan, Sayın Cem Uzan'ın babasını halka şikayet ediyor. Sayın Erkan Mumcu, Sayın Mehmet Ağar'ı seçim sonrası halka şikayet edecek. Sayın Mehmet Ağar, liderlerin topunu halka şikayet ediyor. Birbirinden şikayetçi olan sadece liderler mi? Değil. O zaman yazmaya devam edelim. Asker, hükümeti halka şikayet ediyor. Hükümet, askeri halka şikayet ediyor. Hükümet, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i halka şikayet ediyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, hükümeti askere şikayet ediyor. Sayın Necmettin Erbakan, Sayın Tayyip Erdoğan'ı halka şikayet ediyor. Sayın Tayyip Erdoğan, Anayasa Mahkemesi üyelerini halka şikayet ediyor. Anayasa Mahkemesi, Sayın Tayyip Erdoğan'ı adalete havale ediyor. Sayın Abdullah Gül, cumhurbaşkanı seçilemediği için devleti halka şikayet ediyor. Derin devlet, devleti yönetemeyen iktidarı halka şikayet ediyor. Peki halk çözüm mercii mi? Değil. Şimdi size sorarım: "Bu işte bir gariplik var mı?" Sizi bilmem; ama bence yok! Neden mi? Çünkü ben gazeteciyim! "Gazetecilerin üç maymunu" oynadığı bir dönemde; ne gördüm, ne duydum, ne de yazdım! Biliyorum, devletin bütün kurumlarının birbirinden şikayetçi olduğu bir dönemde sizin sıkıntınızı unuttuk sevgili okuyucularım. Sahi ya, siz kimden şikayetçiydiniz?