Şehit cenazelerinde 'kitlesel' refleks Genelkurmay Başkanlığı, 8 Haziran gecesi bir bildiri yayımladı. Bu bildiride, "yüceTürkmilletikitleselkarşıkoymarefleksi" göstermeye teşvik ediliyordu. O güne kadar cenaze törenlerinde hükûmete karşı bir tepki yokken, birdenbire şehit cenazeleri protestoların mekânı haline geldi. Terörde tırmanma, 23 Mayıs 2007'de, Ankara Anafartalar Çarşısı'na düzenlenen bombalı saldırıyla başladı. Adeta biri, orada, terörün pimini çekti. Siyasetçilerin yanı sıra komutanlar da çarşıya koştu. Buraya kadar her şey normal. Ama birdenbire Genelkurmay Başkanı, "Bupatlamalarıherbüyükşehirdebekleyebilirsiniz.'Olacak'demiyorumama,büyükşehirlerdeböyleşeyleriyapabilirler" diye bir cümle sarf etti. Zaten, terörün amacı panik ve kargaşa yaratarak istikrarı sarsmaktır. Terör olaylarını büyütmek, sadece örgütün hedeflerine hizmet eder. Bundan dolayı, kuvvet komutanlarıyla Genelkurmay Başkanı'nın oraya gitmesini yadırgayanlar çıkmıştı. "Herbüyükşehirdeolayolabilir" demesine ise, çok büyük bir çoğunluk hayret etmişti. Anafartalar Çarşısı'nın bombalanmasından sonra ilk olay, 4 Haziran 2007'de Tunceli'nin Pülümür ilçesindeki Kocatepe Karakolu'na yapılan baskındı. 8 askerimiz şehit düştü. Gazete haberlerine baktım; bu şehitlerin cenazelerinde hükûmete yönelik hiçbir protesto eylemi yok. Gazetelerde yayımlanan haberlerden okuyalım: "Halk,şehitlerinigözyaşlarıylauğurlarken,cenazetörenlerindeterörelanetyağdı.İzmir,Şırnak,Kayseri,Balıkesir,Amasyaveİstanbul'daşehitcenazelerinikarşılayanvatandaşlar,evlerini,işyerlerinivearaçlarınıTürkbayraklarıyladonattı. Törenlereonbinlercekişikatılırken,düzenlenenprotestogösterilerindevatandaşlarterörekarşıbirlikmesajıverdi.ŞehiterİlhanSağlam'ınİzmir'inKemalpaşailçesindekicenazetörenineakınedenhalk,şehitbabasınıomuzlarınaaldı.Camininönündetoplanankalabalık, 'Hepimiz Türk'üz, hepimiz İlhan'ız', 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez' sloganlarıattı.ŞehitjandarmaerEmrahKayadelen'inSelimiyeCamii'ndekılınancenazenamazına,İstanbulBüyükşehirBelediyeBaşkanıKadirTopbaşdakatıldı.CenazenamazıöncesişehitEmrahKayadelen'inarkadaşları 'Hepimiz Emrah'ız, gelin bizi de öldürün' yazılıdövizlertaşıdı."
***
Daha sonra 7 Haziran 2007'de Siirt-Şirvan karayolunda mayın patladı; 4 askerimiz şehit oldu. 8 Haziran'da Genelkurmay'ın internet sitesinde, "kitleseltepki" talep eden bir bildiri yayımlandı. Siirt'te şehit olan askerlerin cenazesi 9 Haziran'da kalktı; hükûmete karşı protestolar o tarihte başladı. Kadir Yalçın'ın Kocatepe Camii'ndeki cenazesine Abdullah Gül, Beşir Atalay ve Ali Babacan katılmıştı. "Yangelipyatmıyor,canveripyatıyor","Yatankelledeğil,Türkevladı" sloganları atıldı. Gene Siirt'te şehit olan Tolga Kargıoğlu'nun cenazesi Osmaniye'den kalktı. Cenazeye katılan AK Parti Osmaniye Milletvekili Durdu Mehmet Katsal, protesto edildi. 10 Haziran 2007'de Şırnak'ın Güçlükonak ilçesinde yolda mayın patladı. 1 yarbay, 1 binbaşı ve 1 er şehit oldu. Yarbay Melih Gülova'nın cenazesi, Manisa'daki Hatuniye Camii'nden kalktı. Burada da Bülent Arınç'a "Arınçdışarı","Manisaseninlereziloluyor" diye bağırdılar.
***
Genelkurmay bildirisinden sonra, cenaze törenlerinde hükûmete yönelik protestoların seslendirilmesi, belki de bir tesadüftür. Bir tesadüfler ülkesinde yaşıyoruz. Laikantilaik kutuplaşmasının körüklendiği 14 Nisan Tandoğan mitingi öncesinde, 12 Nisan'da Genelkurmay Başkanı basın toplantısı yaparak, "sözdedeğilözdelaikbirCumhurbaşkanı" istediklerini açıklamıştı. Ardından, irtica tehdidinin altını çizen 27 Nisan tarihli Genelkurmay bildirisi geldi. 29 Nisan'da Çağlayan mitingi vardı. Genelkurmay'ın 8 Haziran bildirisini ise, İşçi Partisi'nin 9 Haziran'da Diyarbakır'da düzenlediği miting izledi. Doğu Perinçek, 8 Haziran bildirisini, 9 Haziran'daki mitinge destek gibi değerlendirince, Genelkurmay, "Hiçbirsiyasipartiyleilgiliolmadığı" açıklamasını yaptı. Şehit cenazelerinde hükûmete karşı protestoların başlama tarihine bakarak, kitlesel tepkiye çağrı bildirisinin, bir siyasi partiye destekten ziyade, AK Parti aleyhine bir ortamın oluşmasını teşvik ettiğini düşünebiliriz. Amaç bu olmasa bile, sonuç bu şekilde tezahür etmiştir.
Servisi 
Genelkurmay Başkanlığı, 8 Haziran gecesi bir bildiri yayımladı. Bu bildiride, "yüce Türk milleti kitlesel karşı koyma refleksi" göstermeye teşvik ediliyordu.
