Dilenci, toplum ve vicdan
Cuma günü öğle vakti. Sirkeci'deki caminin önünde durmuş, kuşları yemliyorum. İnsanlarşadırvanınönündekuyrukoluşturmuş. Abdestini alan camiye koşturuyor. Çünkü imam ve cemaatle birlikte saf tutup namaz kılacaklar. Güvercinler ise o esnada kanat çırpıyor. Yüzlercesi yere konup kalkıyor. Buğday tanesini kapan gökyüzüne süzülüyor. Kuş aklı işte. Karnı doysun yeter. Başka şeyde gözü yok. İnsanoğlu gibi gözlerini para hırsı bürümemiş. O sırada hoca, içerideki cemaate vaaz veriyor. Kardeşliktenbahsediyor. "Gönül zengini olun" diyor. "Çıkarken camiye bağış yapmayı unutmayın" diyor. "Allah günahlarımızı affetsin" diyor. Cemaat, imama eşlik edip, "Amin" diyor. Caminin avlusu ise panayır yeri gibi. Hırsızı,eşkıyası,yankesicisi,anasınıboyayıpbabasınakırkkeresatanı ve dilencisi avluda saf tutmuş, bekleşiyorlar. Çünkü namaz sonrası camiden çıkacak "Mümin" kardeşlerini söğüşleyecekler. Ne yapacaksınız hayat böyle bir yer işte. Hoca ile birlikte içeride saf tutmuş çoğu Müslüman kardeşimiz, dışarıdaki Müslüman kardeşlerini söğüşlerken; avluda onları söğüşlemek için bekleyenler de, bu işin zekatını istiyor içeridekilerden. Beynim tam da gördüğüm bu manzaranınfotoğrafını çekerken, o sırada yanıma bir dilenci yaklaştı. Bir kolu nedense diğerine göre daha kısaydı! Yürürken de yan basıyordu. "Allahrızasıiçin" dedi. "Şu garibana üçkuruş yardım et. Bu mübarek günde tutuğun altın olsun ağabey!" Dilenciyle birkaç saniye bakıştık. "Dualarınkabulolurmu?" diye sordum... Yüzüme şaşkın şaşkın baktı. Pişkince bir cevap verdi: "Hiçolmazmıgüzelağabeyim!" "İyi" dedim. "OzamangitAllah'taniste." Arkamı dönüp giderken, adam neye uğradığını şaşırmıştı. Dilencinin o anda aklından geçeni okumak hiç de zor olmadı. Şerefsiz adamla başlayan, 'anaavrat' düz giden bir fikre sahipti. Peki,dilenciyebanasövmehakkınıkimvermişti? Ne yazık ki bu toplum vermişti. Dilenci, "kamusal" bir hizmet yaptığının farkındaydı. Çünkü toplumdaki insanların ona üçkuruşpara vererek kendi vicdanlarını akladığını da biliyordu. Kim bu ağırvicdansızyükle bir ömür boyu yaşamak ister ki? Hiçkimse. O gün şu gerçeği görmüştüm: "Dilencilertoplumumuziçinönemliinsanlardıaslında." Çünkü kirlivicdanlarımızı üç kuruş paraya onlara temizletiyoruz. Dilenciler, vicdanıkirlienayilerin kendilerine bu işi temizlemek için üç kuruş para vereceğini biliyor zaten. Bu yüzden dilenci olmak zordur. Bir toplumun kirlivicdanını temizlemek, akçapakça yapmak, göründüğü gibi kolay değil. Adamlarbunuhemdeüçkuruşparayayapıyor. İşte o gün bu gerçeği gören bir insan olarak dilenciye para vermedim. Kirlivicdanımı temizlemek isterken, enayi durumuna düşmek istemedim. Ne olur, bundan sonra dilencilere hor bakmayın. Çünküonlarbutoplumunüçkuruşparayavicdanaklayıcıkurbanlarıdır!