Nereden mi biliyorum...
Bundan 2 ay önce bir yazı yazdım.. "Sevgili Fenerliler. Boşuna hiç heyecan yapmayın. Ligi de kupayı da size yedirmezler'' dedim. Bu yazım 3 gün boyunca Fenerbahçe TV haber bültenlerinde geniş bir biçimde yer aldı.. Aynı yazıyı birkaç kez daha tekrarladım.. Hatta bakın geçen hafta neler yazdım; "Şampiyonu da, kupayı kazanacak olanı da Ulusoy biliyor. Sakın ola ki 4 puanlık farkı düşünüp şampiyon olacağız diye heveslenmeyin. Geçen yılı hatırlayın.'' Fenerbahçe'nin taraftar sitelerindeki forumlarda "Adam zaten olacakları 2 ay önceden yazmaya başlamış'' yakınmalarını görüyorum. Ama benim içim rahat.. Çünkü olacakları önceden bildim.. Ben müneccim miyim?.. Yooooo.. Peki şimdi ne oldu?. Fenerbahçe'nin finale çıkma hakkı hakem kararıyla gaspedildi, ligde de puan farkı 2'ye indi.. Hani Yıldırım Demirören, Erciyes'i ite-kaka 1-0 yendikleri maçtan sonra arada 8 puanlık fark olmasına rağmen "Bu tarihi bir yere not edin, kesin şampiyonuz'' demişti ya, senaryo aynen tuttu.. Beşiktaş, kollandı kollandı sonunda iş bir şekilde buralara kadar getirildi.. Türkiye'de futbol öyle bir noktaya geldi ki, Beşiktaş'ın aleyhine penaltı vermek, sarı ve kırmızı kart göstermek (Bunu Sivas maçında da gördük), Fenerbahçe'nin lehine penaltı çalmak (Şu son maç nasıl olduysa verildi) ve tekme atan rakiplerine kart göstermek adeta yasaklandı... Bence Beşiktaş'ın şampiyonluğu da, hatta kupası da şimdiden hayırlı uğurlu olsun. Hele dün Fenerbahçe'ye verilen haksız cezaları gördükten sonra.. Allah Saffet amcamıza, onun oğlu Haluk'a, yeğenleri Revna yengeye zeval vermesin.. Aminnnn..