Komşu kapıştı
Dümbelek kafa sadece bir millete özgü bir durum değil. Ermeni diye şehrin orta yerinde öldürülmesine göz yumduğumuz Hrant Dink cinayetinde, sınıfta kaldık. Uygar ve demokratik dünyaya rezil olduk. Kabak gibi geliyorum diye bağıran cinayetin nasıl olup da engellenemediği de bilinmiyor, araştırılıyor.
***
Dedik ya, insanların kafayı sıyırması bir bize özgü değil. Komşu Yunanistan'da şu sıralar neredeyse kan gövdeyi götürmekte... Sebep, mekteplerde 6. sınıflarda okutulmak üzere hazırlanan tarih kitabında, Türkler'in yeteri kadar canavar gibi gösterilmemesi... Türk düşmanlığı ile beslenen çevreler, hop oturup hop kalkıyorlar. Nasıl olur da tarih boyunca Rumlar'a zulüm eden Türkler'in bu yaptıkları kitapta geniş biçimde anlatılmazmış!.. Tabii buna karşılık her milletin akil ve dürüst insanları da var. Yunanistan Milli Eğitim Konseyi Başkanı Prof. Veremis, yeminli Türk düşmanlarına şu uyarıda bulunuyor: Türkler'i hep kötü göstermek yanlış. Küçük Asya'da biz de aşırılıklar yaptık. Mora'ya girdiğimizde taş taş üstünde bırakmadık.
***
Aktardığım tablo size bir yerlerden tanıdık gelmiyor mu? Bana geliyor. Mesele, bir ülkenin aklını, sağduyusunu, mertliğini ve dürüstlüğünü zedeleyecek aşırı akımların, politik fanatizmin ve ırkçılığın her yerde, her zaman toplumsal gelişmeye engel teşkil edeceğini bilmekte yatıyor. Benim şovenistim iyidir, başkalarınınki kötüdür, dediğimiz an aynı tuzağa sürükleniyoruz.