Tebliğ terörü
Markete gidiyor süt alıyorsunuz. Kasaba gidip et, kıyma alıyor, afiyetle yiyorsunuz. Fakat, size bu gıdaları sağlayan üreticilerin ne sıkıntılar çektiğini bilmiyor, bilemiyorsunuz. Şu anda, süt üreticisi binlerce köylü, elleri böğürlerinde devletin insafa gelmesini bekliyorlar. Hani ekonomimizdeçokiyidiyorlar ya, o bakımdan yazayım dedim.
***
Damızlık hayvan birliklerine ve üye üreticilere her yıl düzenli olarak yapılan, çiğ süt ve buzağı desteklemelerinin geciktirildiğine ilişkin şikayetler geliyor. Bu şikayetlerden biri de Türkiye'nin İzmir'den sonra damızlık hayvan ve süt üretiminde 2. sırada yer alan Balıkesir'den.. Balıkesir Birlik Başkanı Cemalettin Özden şunları söylüyor: 2006 yılının ikinci yarısına ait çiğ süt icmalleri tamamlanmış ve ilgili yerlere çoktan ulaştırılmış olduğu halde, sebebini anlayamadığımız bir biçimde, ilgili bürokratlar gerekli tebliğleri yayımlamadıkları için üreticinin desteklemesi ödenememiştir. 2006 Temmuz ayına ait 1.177.978 liralık destek ancak 2007'nin Şubat ayında ödendiği halde, 2006'nın son 5 ayına ait 5.390.000 liralık çiğ süt desteği ve ayrıca 5 bin buzağının destekleme tutarı olan 700.560 lira da ödenmemiştir. Özellikle yazlık ekimlerin yapıldığı bu aylarda üterecinin bu desteklere büyük ihtiyacı vardır.
***
Bütün bu şikayetlerden benim anladığım şu: Ankara'da oturan ilgili bürokratlar, üretici üzerinde sanki gizli bir tebliğ terörü uyguluyor. Yasal olarak çoktan hak edilmiş desteklemelerin Ziraat Bankası tarafından ödenmesine ilişkin bir tebliğin yayımlanması kaç dakika sürer? Bence 15 dakika sürer. Bürokratın 15 dakikalık işi ihmal etmesi ve sürüncemede bırakması sonucunda, binlerce üretici Ankara'ya mahkum hale geliyor. Köy İşleri Bakanlığı'nın bundan daha önemli işi olabilir mi? Olamaz ama oluyor işte!