O kadınlar...
İhanetlerin geçer akçe sayıldığı bir düzende, yüreği aşk tutmayan herhangi kadından biridir anlattığım. Geceleri böylelerini her yerde görebilirsiniz. Onlar lüks ciplerdeki korna seslerini, aşka çağrı sanırlar. Her gece üçbeş mekan değiştirmekten, ne peşindekiler ne onlar usanırlar.
***
Babasına telekız olduğunu söylemeyin, babası onu manken sanıyor. Babalar, kızlarına trene bakar gibi bakarken, o kızlar tekmelenen top gibi yuvarlanıp giderler. Kalçaları oynaktır, ruh parçası kalmamıştır etlerinde. Memleketlerinde el üstünde taşınmanın gururunu yaşarlar.
***
Bu kadar kolay para kazanmanın vergisini ödemiş değillerdir. Onların elinde, paralı erkeklerin kalbine giden yolların haritası vardır. "Size kur yapabilir miyim?" diyen her erkeğe, "Dolar üzerinden mi, euro üzerinden mi?" diye sorarlar. Lekeli güller taşırlar saçlarında. Ahlaksızlığın ozon tabakasını delmişlerdir, medyanın sponsorluğunda. Günah aranmaz suçlarında.
***
Komik erkeklerin kendilerine ilaç gibi geldiğini söylerler de, aslında reçetelerinde "parasız erkek yaramaz erkektir!". Bilmem kaç akşamlık "aşka hayır planı" yaparlar ama yüreklerinin kilidi yalama olmuştur. Gelen anahtar uydurur, giden onların ne mal olduğunu cümle aleme duyurur.
***
Onlar kolay para kazanan züppelerin yorganıdır, yastığıdır. Ülkedeki fuhuşun yan kuruluşudur hepsi de... Bir altın tepside ülkenin sanatı onlara armağan edilir. Çişlerini bile tutamaz olurlar bar kapılarında ama istedikleri her şeyi kopartıp alırlar. Tuğba,Hilal,Şenay,Esra,Burcu,Pınar,Fatoş,Deniz meniz gibileri, kapanın elinde kalırlar. (Not: Yukarıdabelirttiğimisimlerin,sanatalemindekiisimlerleilişkisiyoktur.)