Sanal evlilikler Aile yaşantısının çekilmez hale gelmesine sebep olarak birçok faktör sayılabilir. Bendeniz de, nedendir bilmem, bu gibi aile içi çatışma, çekişme, faşistlik, hiddet, öfke, kıskançlık ve geçimsizlik olayları ile bir gazeteciyi ilgilendireceğinden daha fazla ilgileniyorum. Sanıyorum bunun temel sebebi, "aile kavramı"nın, içinde mutluluk ve saadet getiren ilişkilerle yaşayacak biçimde algılanması yerine, tarafları yarı açık cezaevinde yaşamaya mahkum eden bir tabu şeklinde ele alıyor olmamızdır, toplumsal anlamda. Buna Medeni Kanun'dan ve pratikteki yaygın uygulamadan örnek verecek olursak... Medeni Kanun, boşanma sebepleri arasında "şiddetli geçimsizliği" sayar. Ve her yıl binlerce insanı şiddetli geçimsizlik sebebine dayanarak aile yaşantısına son verir. Ama o şiddetli geçimsizlik sebebinin altında, kimbilir çok daha şiddetli neler yaşanmaktadır, geçimsizlikten öte...
***
Mesela, eşler arasında estetik uyum yıllar geçse bile özenli muhafaza edilebiliyorsa ne sonuç alınacaktır, korunamıyorsa ne sonuçlar doğurucaktır? Gençlik yıllarında eşler haliyle doğal bir estetik uyum halindedirler. Fakat yıllar geçtikçe ya erkek ya da kadın kendini iyice bırakmakta, kilolar, biçimsiz vücut yapıları ciddi bir estetik uyumsuzluk yaratmaktadır. Böylece kendisine daha özen gösteren taraf, yıllar önce aşık olduğu, yuva kurduğu eşini tanıyamaz hale gelmektedir. Bana göre eşler arasındaki şiddetli geçimsizliklerin, aldatmaların, hiddetin ve çatışmanın temelinde yatan gerçek problemlerden biridir bu. Buna karşılık toplumsal görgü ve tabular sebebiyle, farzımisal nikahlı karısı gerçek bir yağ bidonuna dönmüş olan erkek, ortaya çıkıp da şöyle diyemez: "Benim bu kadınla işim bitti, çekip gidiyorum, arkadaş... Çünkü evlendiğim kadın bu değildi."
***
Ağzındaki 8 dişi çektirmiş 6 tane de çürüğü bulunan adamla evli kalmak zorunda olan kadının ızdırabı da buna benzer bir ızdıraptır. Kadın da, "Ulan benim evlendiğim herif bu muydu?" diyemez. Ama bütün aldatmalar, kavgalar, geçimsizlik vesaire işte buna benzer estetik uyumsuzluklardan kaynaklanır.
***
Sonra haberi gazetelerde okursunuz. Koskoca savcı, nikahlı karısını hem dövüyor, hem de aldatıyor. Oysa iyi yürekli ve dürüst bir kişi, kadının resmine bakınca, savcı kocasının niye hâlâ evden firar etmediğine şaşıracaktır. Sanal ilişkiler ve tabular sanal evlilikler yaratıyor.
Aile yaşantısının çekilmez hale gelmesine sebep olarak birçok faktör sayılabilir. Bendeniz de, nedendir bilmem, bu gibi aile içi çatışma, çekişme, faşistlik, hiddet, öfke, kıskançlık ve geçimsizlik olayları ile bir gazeteciyi ilgilendireceğinden daha fazla ilgileniyorum. Sanıyorum bunun temel sebebi, "aile kavramı"nın, içinde mutluluk ve saadet getiren ilişkilerle yaşayacak biçimde algılanması yerine, tarafları yarı açık cezaevinde yaşamaya mahkum eden bir tabu şeklinde ele alıyor olmamızdır, toplumsal anlamda. Buna Medeni Kanun'dan ve pratikteki yaygın uygulamadan örnek verecek olursak... Medeni Kanun, boşanma sebepleri arasında "şiddetli geçimsizliği" sayar. Ve her yıl binlerce insanı şiddetli geçimsizlik sebebine dayanarak aile yaşantısına son verir. Ama o şiddetli geçimsizlik sebebinin altında, kimbilir çok daha şiddetli neler yaşanmaktadır, geçimsizlikten öte... 
