İçini boşaltmak Org.Büyükanıt'ın bir sözü bana ilham kaynağı oldu. "Laikliğiniçiboşaltılıyor." Durdum, düşündüm. Sadece laikliğin mi içini boşaltıyoruz? Hayır... Elimize ne geçmişse ve geçiyorsa hepsinin içini boşaltıyoruz.
***
En başta bizim meslekten başlayalım da kimse üzerine alınmasın. Basınınvegazeteciliğin içi hepten boşaltılmış durumda. Körlerle sağırlar birbirini ağırlıyor, gazeteciliğin halkla hiçbir ilişkisi kalmadı. Demokrasi ve insan hakları sadece dillerde bir yave.
***
Üniversitelerin içi boşaltılıyor. Üniversite okumak artık sadece bir hobi oldu, gençler başka yapacak bir şey olmadığı için okuyorlar. Adaletin içi boşaltıldı. Adliyeler var ama adalet nanay...
***
MilliEğitimBakanlığı, Türkiye'nin en kapsamlı ve güçlü bakanlığı... Fakat liselerin hali yürekler acısı... Anarşi yok, politik ve ideolojik kavga yok ama hırtlık, gangsterlik giderek yaygınlaşıyor. Emeklilik, hayat sigortası ve gelecek konularında içi dolu ne var elimizde? Bu memlekette bir avuç varlıklı insanın dışında geleceğine, yarınlarına güvenen bir tek insan bulabilir misiniz?
***
Sağlıksisteminin derseniz, içi hiçbir zaman dolmamıştı ki, boşaltılsın. İsten SSK Okmeydanı Hastanesi'ne gidin, isterseniz Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'ne... Sabahın köründe gireceğiniz polikliniklerden bırakın tedavi almayı, sakatlanmadan kurtulabilirseniz şanslı sayılırsınız.
***
Okuyucunun moralini bozmak gibi bir niyetim asla olamaz. Türkiye koskocaman bir kovaya döndü. İçi sürekli boşaltılan... Gönül hiçbir şeyin içinin boşaltılmamasını istiyor, laikliğin içi de boşaltılmasın, demokrasinin ve hukukun da içi boşaltılmasın. Ama Hazine'nin de içi boşaltılmasın aynı zamanda... Dağbaşınıdumanalmışboşaltmayalımarkadaşlar!