Yoğun kar yağışının zemini futbol oynanmaz hale getirdiği sahada F.Bahçe, maçın başlarında Kazım'ın bulduğu golle bir üst tura çıkmayı garantiledi. Maç öncesi şehirde esen dostluk rüzgarları, sahaya da yansıdı. Her iki takım futbolcuları da son derece iyi niyetliydiler. Maçın içinde sertlik olsaydı, inanın ki bu kaygan sahada büyük sakatlıklar yaşanabilirdi. Allah'tan öyle birşey olmadı. Tokatspor iyi takım, beğendim. Alışık oldukları iklim ve saha koşullarında daha güzel işler yapabilirlerdi. Ama şansızlıkları, iyi günlerinde olan ve hatasız oynayan Edu ve Lugano duvarlarına çarpmalarıydı. Kaleci Volkan da çok kritik bir kurtarışa imza atarak, Tokatlılar'ın arzuladıkları beraberliğe izin vermeyen adam oldu. Görünen o ki Aragones, Alex'in yokluğunda ve sakatlığında Deivid'i o bölgeye yerleştirmek istiyor. Devid de bu işi gayet iyi yapıyor. Bu da yıllardır Alex'e endekslenmiş Fener açısından iyi bir gelişme. Emre'den oyuna biraz daha fazla ağırlığını koymasını bekliyoruz. Orta sahada yaptığı al gülüm ver gülümleri şu anda hiç düşünülmeyen Maldonado da yapıyor.. İleri çıktığı anlarda kalitesiyle rakip kalede tehlikeler yaratabiliyor. Emre'den beklentilerimiz bunlar. Dün, Tokatlılar'ın alışık olduğu bizim için ise artık nostaljik hale gelen lapa lapa kar yağışını izlemekten aslında fazla da maça bakamadık. Gözüme çarpan noktalardan biri de biz tribünde donarken sahada eldivenini takmayan iki Fenerbahçeli'nin olmasıydı. Onlar da ne ilginçtir ki Brezilyalı Deivid ile Vederson'du. Bir başka ilginç nokta kaptanlık bandının havalarda uçmasıydı. Uğur Boral kaptan çıktı, oyundan alındı bandı Emre'ye verdi. O da oyundan alındı bandı Deniz'e verdi. Aragones sanki Alex'ten başka kaptan tanımam der gibiydi. Sahada bandı takanı dışarı aldı. Dünkü maçın en güzel ve en önemli noktası dolu olan tribünlerden 90 dakika tek bir küfürün çıkmamasıydı. Bugünleri özlemişiz diyeceğim ama hiç yaşamadım ki nasıl üzüleceğim. Darısı bütün stadların ve şehirlerin başına. Helal olsun Tokatlılar hepinizi candan kutluyorum.