Madem ki dün ünlü Sinop Cezaevi meselesini yazıp çizip bitirdik şimdi gönül rahatlığıyla Sinop'un genel hallerini anlatabilirim size. Pek bilinmez ama pek çok tanıdık bildik simanın baba toprağıdır Sinop. Özellikle de şov dünyasına takdim ettiği isimleri bir çırpıda sayarsak; Yaman Okay, Ercan Yazgan, Bendeniz, Yalçın Dümer, Suat Suna, Sezai Göksu, Levent Ülgen diye sıralayabilirim.

Keşfedilmemiş
Şöyle kallavi bir yol içinden geçmediği için uğrak yeri olamamış bu nedenle de ekonomik olarak çok yırtamamış görünüyor. Ama rastlaşıp tanıştığım polis şefleri diyor ki; "Aman abi bırak çok da keşfedilmesin. Çünkü böylelikle gizli bir Cennet halinde kalmış Sinop" Yazın çadırcılar, karavancılar, maceracı gençler ve gizli Cennetin zulasını patlatanlar akın akın geliyor konaklıyor, zor gidiyor kentten. Sahil şeridi, koyları, muhteşem denizi ile gerçekten de keyifli bir Karadeniz ili Sinop.

Hamsilos koyu
Aslına bakarsanız Boztepe yarımadası üzerinde kurulmuş olmak ona egzotik de bir hava katıyor. Erfelek Şelaleleri gibi güzel manzara kaç yere var ki? 475 Km. uzunluğundaki sınırı var ve bunun 300 kilometresi karadayken, denizde 175 km uzanıyor boru mu bu? Bütün ilçeleri gezmek kısmet olmadı ama tadımlık da olsa Ayancık, Boyabat, Dikmen, Durağan, Gerze ve Saraydüzü'nü kolaçan ettim. En fazla ilgimi çeken yerlerden biri de şehrin kuzeybatısında Akliman ve güneydoğusunda bulunan Hamsilos Koyu oldu. Amatör denizcilik ruhum eskiden beri balıkçı barınağı olan bu yörede içten içe titreşti, valla da.