A Milli Basketbol Takımımızın, 720 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek. 2009 Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda grup maçlarını oynayacağı rakipler Varşova'da belirlendi; Litvanya, Polonya ve Bulgaristan..
Bu sonbahar, Fransa, Ukrayna ve Belçika ile eleme grubunda oynadığı 6 maçı da kazanan tek takım olarak finallere katılma hakkını kazanan 12 'Dev Adam' kuraya ikinci torbadan girdi. D Grubu'nda yer alan millilere ilk torbadan Litvanya, üçüncü torbadan Polonya ve dördüncü torbadan da Bulgaristan geldi.
Görece olarak Litvanya'yı bir tarafa koyarsanız, ki artık onlarında ekollerini yeni baştan inşa ettiklerini ve güzel eski günlerinin çok uzağında olduklarını son maçlarda gördük, Devler için olabilecek en rahat kura .
Günler içerisinde rakiplerin gelişmesini takip ederek daha iyi fikir edinebiliriz ama esas önemlisi Tanyeviç'in Obama örneği gibi elemelerden sonra sıcağı sıcağına söylediği " Bu takıma iki genç eklenecek ve 2010'a kadar böyle devam edeceğiz" söyleminde ne kadar duracağı. Bu demektir ki şu aralar NBA'de harikalar yaratmakta olan Mehmet Okur başta olmak üzere deneyimli uzun aslara gene yer vermeyecek Milli Takım'da. Yazın yine oldu bittiyle karşılaşmamak için bunu şimdiden tartışmalı ve hazır Avrupa ülke basketbolları sallan yuvarlan yaparken, devlerin bu Şampiyonadan madalya ile çıkmasının yollarını bulmalıyız.
Şaka yapmıyorum bakın Fransa veya İtalya'dan biri 2. ci eleme oynadıktan sonra 16 takım arasına ancak girebilecekler. Kulüp takımlarının yabancı dolması, Avrupa'nın iyi oyuncularının NBA sayrasıyla ülkeleri dışına taşmaları Avrupa Milli takımlarını güçsüz bıraktı.
Yani vakit o vakittir ve " 2010'a hazırlanan geleceğin takımıyla " değil bu sonbaharda bizi belki de Şampiyon yapabilecek " En iyi ve deneyimlilerden oluşan takım "ile giderek işimizi bir başka bahara bırakmamalıyız .
Bu ancak Tanyeviç'in inadına gem vurarak sağlanabilir.
Federasyonu sorumluluğuna sahip çıkarak, Milli takımın " Milli mesele olduğu " bilinci ile hareket etmeye davet ediyorum.