Gazetelerde okuyorum komedi dizilerinin reytingleri düşmeye başlamış, izleyici başka programlara kaçar olmuş... Gülmek eğlenmek için komediye gerek yok bizim ekranda! Spor programlarına takıl gecenin bi vakti, yorumcudan yorumcu seç, ister kahkaha ile gül ister ağla, tıınn ol, kork, şok ol hatta kahrol!
Geçen hafta oynanan Eskişehir-Galatasaray maçında kartlar havada uçuşmuş, yorumcu abilerin ağzının suyu akıyor gece yarısı, malzeme bol çünkü...
Hakem Fırat Aydunus, Galatasaraylı Arda'ya kart gösterecek yanına çağırıyor. Arda gitmiyor, eliyle "Ben burdayım sen gel" diyor.
Hakem eskisi Ahmet Çakar, "Benim kart göstereceğim futbolcu karabaş gibi koşup yanıma gelecek" cümlesiyle başlayıp, "Ben kart göstermek için düdük çalarsam ve futbolcu arkasını dönüp giderse o benim için köpektir" diye haykırıyor ekrandan suratıma suratıma...
Yüzümdeki hayali tükürükleri silerken, tam 400 yıl öncesine 4. Murat devrine gidiyor aklım...
Zamanın sivri dilli ünlü şairi Nef'i'ye densizin biri, padişahın yakın çevresinden Tahir isimli bir softa, "Kelp" yani "Köpek" deme gafletinde bulunur.
4. Murat'ın sevgisini kazanan bir din adamına cevap vermek cesaret ister! Ama Nef'i bu, dedik ya sivri dilli, kim durdurabilir ki! Tutmuş bir dörtlük yazmış Tahir Hoca'ya...
Bana Tahir Efendi kelp demiş İltifatı bu sözde zahirdir Maliki mezhebim benim zira İtikadımca kelp tahirdir... Türkçe meali; Tahir Efendi bana 'köpek' demiş. Ama ben Maliki Mezhebi'ndenim. Maliki inancına göre köpek temizdir. (tahirdir) İtikadımca asıl köpek Tahir Efendi'dir.
Osmanlı Hiciv sanatının doruk noktalarından biri olan bu dörtlük geliverdi aklıma gecenin bir yarısı, Ahmet Çakar Arda'ya ekranda söverken...
Sayın Çakar! Şimdi ister misin Nef'i'nin bu dörtlüğünü senin cep'e mesaj olarak atsın Arda...
Son sözüm de Arda'ya! Sen Türk futbolunun ve Galatasaray'ın göz bebeğisin Arda Turan. (Benim de.)
Ama Eskişehir maçındaki hakkın, kırmızı karttı...