Olympiakos kendi evinde çok tehlike bir ekip ama Ali Sami Yen'de Galatasaray'ın yenebileceği bir ekipVe bu maçı içerde oynamak Galatasaray için bir şans. Galatasaray da bu şansı elinin tersi ile itmedi. Aslında ilk 20 dakika Olympiakos Galatasaray'a top oynama şansı tanımadı diyebiliriz. Daha çok top yapan Galatasaray'ı hücuma çıkarmayan görüntüsüyle oyunun başında biraz kokuttu. Ama 20. dakikadan sonra SarıKırmızılılar'da kaliteli ayaklar biraz kıpırdandı, pozisyonlar ve gol de beraberinde geldi. Skibbe'nin Trabzonspor maçında başarılı olan kadro ve oyun anlayışı ile çıkması doğru tercihti... Lincoln'le oynadığınızda çift ön libero ve disiplinli bir defans olmazsa olmazDün eğer Galatasaray kaçırdığı gollerden sonra halen galip gelebildiyse bunu özellikle defansındaki Emre ve Servet'in disiplinli oynamasına borçlu. Galatasaray kaliteli ayaklarıyla hücuma çıktığında çok daha etkili oynuyor. Hiçbirşey yapamasa da faul kazanıyor, korner kazanıyor. Zatenün akşam Lincoln'ün kullandığı bu toplarda çok etkili oldu. Duran toplarda Meira, Emre ve Servet gibi 3 uzun oyuncunun olması rakip takımların defansif dengelerini bozuyor ve diğer oyuncuların gol atması kolaylaşıyor, Kewell'ın olduğu gibi. Aslında 1-0'dan sonra oyunu tamamıyla hakimiyetinde götüren Galatasaray, son yarım saat büyük sıkıntı çekti. Özellikle 54. dakikada Arda ve Lincol'ün arka arkaya kaçırdıkları bir pozisyon var ki artık bunu atacaksın! Atamazsan başına büyük işler açılır. Nitekim 85. dakikada Kovacevic'in kafasıyla Olympiakos'a puanı kaptırıyordun. Sonuçta Galatasaray'ın daha kolay galip gelmesi gereken bir maçtı ve kendi hatasından dolayı az kalsın 3 puanı alamayabilirdi. Neyse ki korkulan olmadı 1-0 da olsa, zor da olsa önemli bir galibiyet alındı.