Futbol işte böyle bir oyun. Çantada keklik gördüğümüz üç maçta 13 gol yemiş Estonya, başa baş oynuyor ve 5 tane net gol pozisyonu kaçırıyor. Kendi evinde biraz sert oynaması bir puan almasına yetiyor. Yine maça kötü başladık. İlk 45 dakika kaybedilmiş koca bir dönem. Son 12 maçın 7'sinde yine kötü başlamış, geriye düşmüş, maçı çevirmiştik. Bu defa gol yemedik ama Estonya gibi grupta puan alması zor gözüken bir takıma çok önemli puanları kaptırdık. Sıkıntılarımız çok. Eksiklerimiz fazla. Ama maçlara kötü başlamamızın nedeni biraz da Terim. Bosna maçı sonrası kime sorsanız Estonya'da Halil-Mevlüt ikilisiyle maça başlanır derdi. Çünkü Estonya'nın defansı biraz üstüne gittiğinizde, hataya zorladığınızda dağılması çok kolay bir ekip. Ve bizim en büyük özelliğimiz de ileride baskı yaparak rakibi bunaltmamız. Ama Terim maçın başında sanki İspanya ile deplasmanda oynuyormuş gibi kontrollü bir oyunu tercih etti. 34'te Nuri Şahin'i çıkarıp, Mevlüt'ü alması da zaten bu hatasının teyitiydi. Zaten Terim hep farklı birileriyle başlıyor. Bu oyuncular belki iyiler ama haketmeden erken forma bulmaları, erken şans yakalamaları, hem onlara hem milli takımımıza zarar veriyor. Örnekler çok: Selçuk, İbrahim Kaş, Mevlüt, Batuhan, Çağlar... Bunlar son dönemdekiler. Sonradan müdahaleler zaman zaman sonuç verse de dün akşam olduğu gibi bazen çözüm olmuyor ve hayati puanların gitmesine neden oluyor. İlk yarıda sadece bir iki pozisyon bulabilen Millilerimiz ikinci yarıda çok daha etkili oynadılar. Çok daha fazla pozisyon buldular. Ama sonradan müdahaleler riskli oyunu da beraberinde getiriyor. Sistematik bir oyun olmadığı için rakibe de pozisyon veriyorsunuz. Estonya gibi bir takım son 10 dakikada üç tane pozisyon buluyor. Üç günde bir maç trafiği her halde dünyada en çok bizim milli takımı etkiliyordur. Fiziksel, zihinsel yorgunluk açısından oyuncularımız özellikle ilk maçları kazandıktan sonra çok olumsuz etkileniyorlar. Bosna maçının iyilerinden Kazım, Arda bunlara sadece iki örnek. Sonuçta mutlak kazanmamız gereken bir maç grubun en zayıf ekibi ama bir çuval inciri berbat ediyoruz. Yine işimiz mucizeye kaldı diyebiliriz.