Ramazan ayı geride kaldı artık, değerlendirebilenler için çok etkili bir arınma ve detoks süreci oldu bedenimiz için. Az değil, 30 günlük bu süreçte, vücudumuz da birtakım önlemler aldı uzun süren açlık dönemlerine ayak uydurmak için. Bunların başında da metabolizmanın yavaşlayıp 'kıtlık sinyalleri'nin verilmesi geliyor. Vücut; depolama dönemine geçiyor, daha fazla yakıt depolamak için metabolizmayı yavaşlatırken, bütün depolama sistemlerini alarma geçiriyor. Sonuç; bayramda saldırdığımız tatlılar, şekerler, çilolatalar, bize herz amankinden daha büyük bir hızla kilo olarak geri dönüyor! Peki, ne yapalım da bu kutsal arınma sürecinden kilo almadan çıkalım? Birtakım ufak tefek önlemlerle bu mümkün, işte kilit noktalar:

TATLILARA SALDIRMA!
Oruç sürecinin en faydalı yanlarından biri de karaciğerdeki şeker depolarımızın boşalıp, yenileriyle yer değiştirmesidir. Karaciğerimiz birçok besin elemanı için depo görevi oluşturur, kompleks şekerler de bunların başında gelir.
Açlık döneminde karaciğerimiz kullanılmak üzere şeker depolar ve senelerce hiç aç kalmazsak bu depolar da eskir. Oruç bu depoları tazelemenin en güvenli ve etkili yollarından biridir.
Elbette, bayramda tatlı gıdalar alacağız, ancak abartmamak koşuluyla. Tatlı gıdaları az miktarda ve yavaş tüketmek gerekir. Vücudun tatlı besinlere verdiği ilk yanıt, bağırsaklara komşu pankreas bezinden insülin salgılanmasıdır.
Salgılanan insülin kan şekerini düşürmeye başlar. Vücutta tehlikeli olabilecek insülin iniş çıkışlarını önlemek için tatlılar az ve sık aralıklarla ve iyi çiğneyerek yavaş alınmalıdır.
Sütlü ve yağsız tatlılar tercih edilmeli ve esmer şeker kullanılmalıdır. Tatlılarda tarçın kullanmak, kan şekeri oynamalarını engeller.

BİRAZ HAREKET!
Ramazan döneminde birçok insan spora ara verdi. Yavaşlayan metabolizmayı canlandırmanın ilk yolunun egzersiz olduğunu bir kez daha hatılatmak istiyorum. Gevşeyen bedeninizi hareketlendirin ve günde 15 dakikalık egzersizlerle başlayıp 1-2 buçuk saate kadar çıkın.
Yavaşlayan bir metabolizma ile şeker bayramını karşılarsanız kilo almanız kaçınılmaz olacaktır. Egzersizi de gözünüzde büyütmeyin, günde yarım saat yürümenin, 15 dakika mekik çekmenin bile metabolizmanızda yaratacağı değişikliklere inanamazsınız!

HIZLANDIRICILAR...
Doğa o kadar cömert ki, bu dönemde de doğadan alabileceğimiz birçok destek var. Metabolizmayı hızlandıran birçok şey var mutfağımızda...
En bilinenler en etkilileridir ya bazen, çay ve kahve de buna en güzel örnek aslında.
Yine miktarı abartmadan güne sabah kahvesiyle başlamak metabolizmanızı hızlandıracaktır.
Diğer etkili metabolizma hızlandırıcısı da çay. Gün içerisinde içeceğiniz çayınıza da birkaç mate yaprağı karıştırmanızı öneririm.
Özellikle yeşil çaya çok yakışıyor mate ve bu iki yaprak birbirinin metabolizma canlandırıcı etkisini olağanüstü hızlandırıyor.
Kulakları çınlasın, İpek Tenolcay'ın deyimiyle de 'hafif çakırkeyif' bir hal alıyorsunuz mate çayıyla, hem de alkol alıp karaciğerinizi yormadan.
Ginseng, biberiye, kekik, limon kabuğu, karanfil, tarçın kabukları çayınıza harmanlayabileceğiniz diğer metabolizma canlandırıcıları, sağlıklı ve keyifli bayramlar diliyorum.