* Dua esnasında kalp ve dil gafletten uzak olmalı Peygamberimiz buyuruyor ki: "Kalpler bir kaptır. Bazısı bazısından daha iyi tutar. Öyleyse ey insanlar, Allah'tan bir şey isteyince, Allah'ın icabet edeceğinden emin olarak isteyin. Zira Allah, kendisine gafil kalple, farkında olmadan dua eden bir kula icabet etmez" (Had. Ans. Kütüb-i Sitte; 5/510)
* Duayı sessizce, gönülden, gizlice yapmak Peygamberimiz yüksek sesle Allah-u Teâlâ'yı zikreden ashabını gördü ve onları şöyle uyardı: " Siz ne sağıra sesleniyorsunuz ne de yanınızda bulunmayan birine. Sizi çok iyi duyan ve yanınızda bulunan birine dua ediyorsunuz. O sizinle beraberdir".
* Duanın sonunda "âmin" demek Peygamberimiz kendisine duanın nasıl bitirileceği konusunda sorulan bir soruya: "Ey filan! Duanı "âmin" ile tamamla ve dahi gözün aydın olsun" buyurdu ( Ebu Davud, Salat; 172 "938")
* Duada kesin dil kullanmalı Peygamberimiz (SAS): "Sizden biri dua edince "Ya Rabbi, dilersen beni affet! Ya Rabbi, dilersen bana rahmet et!" demesin. Bilakis azimle (kesin bir üslupla) istesin. Zira Allah-u Teâlâ Hazretleri'ni kimse icbar edemez" (Buhari, Davat; 21)
* Duada ısrar etmek ve üç kere tekrarlamak İbni Mes'ud (RA) anlatıyor: " Resulüllah duayı ve istiğfarı üç kere yapmaktan hoşlanırdı" diyor. (Ebu Davud, salat; 361 "1524")
* Duadan sonra eller yüze sürülmeli Dua ile ellerin içine Allah'ın rahmeti iner. Bu rahmeti insanın en şerefli yeri olan yüzüne ulaştırmak gerekir.