Sol çıkış arıyormuş... Sol, önce Deniz Baykal ve yıllanmış sistemine kapıları kapatsın. Altı ok kompleksinden arınsın, yeni sloganlar bulsun. Laiklik istifçiliğini bıraksın. Soldaki politikanın, kendilerinden başka hiçbir değeri korumadıklarını biliyoruz. O yüzden, sol anahtarı 35 yıldır aynı nağmeleri dinlemekten yalama oldu.


Sol çıkış arıyormuş. Sol, mevzi değiştirip, halkın içine karışmayı öğrensin önce. Ayak basılmadık kara parçası bırakmamayı Doğu illerinde. Seçimlerdeki hezimetine kılıf aramanın önüne geçsin. Yenilmeyi bilmeyenler, kazanmayı bilemezler. Sol, iktidarı güçlendirme senaryolarını tüketsin önce. Toplumu yaşlandıracağına, biraz ömür eskitsin. Bir arpa boyu yol alsın, razıyız. Oturduğu yerde pinekleyeceğine...


Sol çıkış arıyormuş. Sol, özgürlükçü demokrasiyi hatmetsin önce. Parti içi demokrasiyle, hep aynı nakaratları dinletmekten vazgeçsin. Çözüm üretmeyi denesin, çözümsüzlük değil. Göbeğini kaşıyan adamın da, kitap okuyanın da ilgisini çeken programları olsun. İşçinin terinden geçinmeyi bıraksın, ecel teri biriktirsin alnında. Amerika malı medyanın esiri olmak için, kelepçe aramasın. Biraz kavgaya soyunsun. Biraz davaya... Yıllardır, kazandıkları, kazanacakları cümlesine yeter çünkü. Halkın partisi olmak nasılmış, bir görelim.


Sol çıkış arıyormuş. Değişmek gelişmekse, çıkışlar sağdan ikinci kapıdan. Diğer taraflar tutuldu. Ortanın solunu bile AKP aldı da... Şimdi al bakalım, geri alabilirsen!