19 Temmuz'da bu köşede "Ormanlar neden yanıyor?" başlığı ile yazdığım yazıdan bir bölüm şöyle idi: "Küresel ısınma yaşamı gittikçe daha da zorlaştırıyor. Su sıkıntısı çeken il sayımız bu yıl 7 iken, önümüzdeki yıl 41 olacak. Sular gittikçe azalırken, mevsimlerin ve suyun korunmasında en önemli unsur olan ormanlarımız yanıp gidiyor. Peki bu ormanlar neden yanıyor, biliyor musunuz? Yangın söndürme uçağı olmadığı için. Devlet yangın söndürme uçağı almadığı için. THK'nın 12 uçağı var ama yetmiyor. Tamamı da kurban derisi bağışlarıyla alınmış. Devlet yangın söndürme uçağı almak için bir kuruş vermemiş. Orman Bakanı geçen yıl uçak alacaklarını açıklamıştı. Unutuldu. Haziran ayında bütçenin kaç lira fazla verdiğiyle övünmek iyi de, eksi kısmına yanan ormanları, yanan ormanların yol açacağı zararları da koyarsak bütçe kaç lira açık veriyor? Hesabı bir de öyle yapmak gerekmez mi?" O zaman yanan orman 600 hektardı. Şimdi sadece Antalya ile Manavgat arasında yanan ormanı düşünün. Olimpos ise turizm deyince ilk akla gelen yerlerden, hem tarihi, hem cennet. Yaralar köylüye 2 bin lira vermekle, evini yapmakla sarılmaz. Bütçe fazlasının bu felaket karşısındaki anlamı nedir? Bir de, bildiğim kadarıyla Türk Silahlı Kuvvetleri'nin elinde 7 tane tanker uçağı var. Savaşta olmadığımıza göre bu uçaklar boş duruyordur. Teknik olarak mümkün müdür bilmem ama, bu uçakları ordumuz hiç değilse böyle büyük yangınlarda yangın söndürmeye tahsis edemez mi acaba?