Akşam gazetesinde "kaynağı" ve "zamanlaması" ilginç bir manşet:
"Size ihtiyaç kalmadı."
ABD Temsilciler Meclisi Üyesi Illinois Milletvekili Mark Kirk söylüyor bu lafı. ABD'nin İran planı üzerinde çalıştığı söylenen bir zat.
Mealen diyor ki:
Türkiye, 40'lı yıllardan beri kurulan ABD-Türkiye yakın müttefikliği sonucunda, 70-80'li yıllarda sırtımızı dayayabileceğimiz kadar güvenilen bir ülkeydi. Ama artık değil. Onun yerini Polonya aldı. 1 Mart tezkere krizi ile her şey değişti. Politikacılar oy kaygısı ile Amerika'yı sattılar. Şimdi Körfez'de Ürdün, Bahreyn ve Kuveyt bizim için daha güvenilir müttefik. Hükümetin Suriye-İsrail barışı için gösterdiği çabalar şık ama bizim için bir şey ifade etmiyor.
***
ABD'li savaş uzmanının sözlerini "öz Türkçe'ye" çevirmeye çalışalım:
Türkiye ile AKP Hükümeti'nin stratejik duruşu ayrışmıştır, devlet temel konseptini "NATO iradesi"nden çıkartmış, "ülkemizin artık hem bölgesel hem de küresel bir güç olduğu" temel çizgisine oturtmuş olabilir mi?
AKP Hükümeti'nin kuruluş ve iktidar sürecine büyük destek vermiş olan ABD, Meclis'ten 1 Mart kazığını yedikten sonra, Cüneyd Zapsu'nun da "Deliğe süpürmeyin" ricasına rağmen AKP'yi gözden çıkartmış mıdır?
***
"Cumhuriyetçiler Özal sayesinde Türkiye'ye çok güvenirlerdi" diyerek eski ilişkileri özlediğini açıkça ifade eden Mark Kirk arkadaş, Türkiye gibi bir gücün yerine Bahreyn veya Kuveyt gibi dandik memleketleri koyduklarını söylerken, giderek hem dünyada hem de ABD'de tasfiye edilmekte olan neo-con'ların hâlâ akıllanmadıklarını ve hayaller kurduklarını mı göstermektedir?
Yoksa ABD, Türkiye'ye artık gerek kalmadığını söylerken, 70 uçakla gecenin kör karanlığında muzzam operasyonlara imza koyan Türk Hava Kuvvetleri'nin ve on binlerce askerle Irak'ın kuzeyinden tereyağından kıl çeker gibi "çekilebilen" Kara Kuvvetleri'nin büyük "potansiyelini" görerek, "AKP'ye güvenerek onlarla iş tutmaya kalkıştığımız için sizden özür dileriz" mesajını mı vermeye çalışmaktadır?
Hülasa acaba ABD, tükürdüğünü yalamakta ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile "eşit şartlarda" masaya oturmaya mı çalışmaktadır?
Sonuç olarak bu sözler "bağımsız ve güçlü bir Türkiye"nin habercisidir.
ABD'ye de yeni arkadaşları Polonya, Bahreyn ve Kuveyt ile mutlu bir izdivaç temenni ederiz.