Ne oldu da Türk Telekom Ankara'da Fenerbahçe ÜLKER'i yenmeyi başardı. Tutku'suz, sakatlığı henüz geçmemiş Bekir Yaramgüme ile çok daha mı iyi oynadı Telekom. Daha iyi mi savunma yaptı. Salon Türk Telekom seyircisinin inanılmaz tezahüratıyla mahşer yerine mi döndü. Ya da Fenerbahçe berbat mıydı maç boyu. Yooo, sadece son maçtan farklı olarak sahada işini düzgün yapan, her iki tarafa eşit mesafede ve de standartta yaklaşan üç tane hakem vardı. Böylesine kolay rastlanmadığı için isimlerini afişe etmekte yarar var; Erşan Kartal, Ersan Ergüler, Alper Özgök. Bu üç iyi adam her iki taraftan da jeste, mimiğe, hakemle dalga geçmeye, seyirciyi kışkırtacak hareketlere müsamaha etmediler. Fenerbahçe,TV kanalının sunucu ve yorumcusunun yere göğe koyamadığı (hakikaten FBTV olsa bu kadar yanlı yayın yapmaz) kucaklama, itme kakma ağırlıklı savunmasını bu hakemlerle tatbik edemeyince en önemli silahından yoksun kaldı. El Amin, özellikle ilk yarıda, içeriye dalışlarında dayak yemeyince etkili oldu. Kris Lang 25 sayı 8 rebound ile oyunu domine ederken, Muratcan hücuma katkısı ve Solomon karşısında ki savunma başarısıyla maçın oyuncusuydu.
Fenerbahçe cephesinde Ömer Aşık pota altını karartırken deneyimsizliğinde yaptığı kaide hataları ve üç saniyeler bu kez dikkatlerden kaçmayınca beklenen neticeyi getirmedi. Tanjeviç'in, hakemlerle oynayamayınca verimi düşen Mirsad'ın kötü gününde, Semih ve Oğuz'u kullanarak pota altını zorlamak yerine dış atış isabetine dayalı stratejisi bumerang gibi ters tepti.
2-1'e gelen seride bu akşam Telekom'un 2-2 yapma şansı kadar oyununu oynamaya konsantre Fenerbahçe ÜLKER'in kazanma şansıda var. Adilane şartlarda basketbolumuz kaybetmiyor, kazanan taraf oluyor, onu hiç akıldan çıkarmayalım.